
İstanbul Dereleri ve Sorunları![]()
Prof.Dr. Ahmet Samsunlu İTÜ İnşaat Fak. Çevre Müh. Böl. Öğretim Üyesi 44. Hükümet İmar ve İskân Bakanı 4. İSTANBUL DERELERİ İLE İLGİLİ HUSUSLAR
İstanbul’da derelerin sahibinin kim olduğu kesin olarak belli değildir. Derelerin etrafında koruma bantları ve rekreasyon alanları oluşturulmamıştır. Bu belirsizliğin yanında dereler 4.1. Dere Koruma Bantları ve Alanları Çevre Kanuna bağlı olarak çıkarılan Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’nde “Dere Koruma Alanları” ile ilgili kesin bir madde bulunmamaktadır. Büyükşehir Su ve Kanalizasyon İdareleri tarafından 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un verdiği yetkilere göre çıkarılan yönetmeliklerinde içme suyu temin edilen ve içme suyu havzalarından geçen dereler dışında kalan dereler için kimin sorumlu olduğu belirtilmemiştir ve bir koruma bandı ile koruma alanı öngörülmemiştir. Bu nedenlerle İstanbul’a göçün arttığı 1950’li yılından beri dere yataklarında kaçak yapılaşma gerçekleşmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi tarafından 2011 yılında çıkarılan İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği ile ilk defa dere koruma alanı sınırı ile ilgili olarak şu madde yer almıştır (Madde 6): “İmar Planları hazırlanırken, EK-1’de isimleri verilen derelerin her iki tarafında, kadastral sınırlarından itibaren 100 metrelik yapı yaklaşma mesafesi bırakılır. Bu madde, 16.01.2013 tarihli değişiklikle, “İçme suyu havzalarında EK-1’de isimleri verilen derelerin, orman alanları ve tarımsal niteliği korunacak alanlar dışında kalan kısımlarında; ıslah projesine uygun olarak bu derelerin ıslah kesitinin her iki yanında; temizlik, bakım ve onarımlarının yapılabilmesi maksadıyla imar planlarında en az 10 metrelik dere işletme bandı ayrılır. Dere ıslah alanı ile dere işletme bantları idarece kamulaştırılır” şekline dönüşmüştür. Bu Yönetmeliğe göre İSKİ içme suyu havzalarında isimleri belirtilen derelerin yapı yaklaşma mesafeleri içerisinde yapı yapılamayacağı da ifade edilmektedir. 5216 no’lu kanuna bağlı olarak kurulmuş 30 büyükşehir belediyesinde içme suyu havzaları içinde bulunan dereler için koruma bandı genişlikleri belirlenmiş olduğu görülmektedir. Belirlenen bu derelerin dışında kalanlar hakkında bir karar bulunmamaktadır ve bu nedenle buralarda kaçak yapılaşma devam etmektedir (3). Devlet Su İşleri Umum Müdürlüğünün vazife ve salahiyetleri arasında ilk maddede taşkın sular ve sellere karşı koruyucu tesisler meydana getirmek yer almaktadır; 4373 sayılı Taşkın Sulara ve Su Baskınlarına Karşı Korunma Kanunu çerçevesinde taşkına uğrayan ve uğraması muhtemel sahaların tespiti ve busahaların iskana kapatılarak, taşkına neden olacak mevcut yapılar var ise kaldırılması görevi Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü yetkisindedir. Belirlenen bu derelerin dışında kalanlar hakkında bir karar bulunmamaktadır ve bu nedenle buralarda da kaçak yapılaşma olmaktadır. Bu bilgilere ve bugüne kadarki izlenimlerime göre ülkemiz genelinde ve şehirlerde dere kenarlarında taşkınların etkisini en aza indirmek tüm dereler için koruma bandı öngörülmemekte ve bu konu genelde şehirlerimizde acil bir husus olarak ele alınmamaktadır (24). İlginizi çekebilir... Çevre Mühendisleri Odası SemineriErzurum DSİ teşkilatında çevre mühendisi olarak çalışan Hayati Ayık, Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nde 7.12.2019 tarihinde başlatılan Y... İstanbul Dereleri ve SorunlarıDünya Araştırma Enstitüsü, 2030 yılında dünya nüfusunun yarısının su sıkıntısı yaşayacağını; sellerin etkisinin 3 kat artacağını, 54 milyon insanın et... İstanbul'un Tarihsel Gelişimi İçinde Yağmur Suyu Yönetimiİstanbul'un jeolojik yapısı, arazi eğiminin yüksek olması ve maliyet durumları dikkate alınarak yağmur suları büyük bir oranda dereler vasıtası il... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.