BIODESULF
HANASU
SAKA ARITIM
WAVIN

"Türkiye'de ses getirecek yeni teknolojilerimizi ilk defa İnegöl OSB Arıtma Tesisi'nde uyguluyoruz"


TEKNİK MAKALE
18. Sayı (Ocak-Åžubat 2008)

Siemens Endüstriyel Çözümler ve Hizmetler Direktörü Mehmet Acarla;

Dünya teknoloji devlerinden Siemens, 3 yıl önce girdiği su sektöründe geliştirdiği teknolojilerle konumunu güçlendiriyor. Atıksu arıtma sektöründe Türkiye’de de çözümler sunan Siemens’in Endüstriyel Çözümler ve Hizmetler Direktörü Mehmet Acarla, "Türkiye’de özellikle klasik bir arıtma tesisinden öte, hakikaten ses getireceğine inandığımız teknolojik çözümler getiriyoruz" diyor.

İnegöl Organize Sanayi Bölgesi Atıksu Arıtma Tesisi’nin 22 milyon dolarlık Kapasite Artırım Projesi’ni yürüten Siemens’in, burada uyguladığı yeni teknolojiler hakkında bilgi aldığımız Mehmet Acarla, Siemens’in özelikle enerji verimliliği sağlayan ve çamuru azaltan çözümlerinin İnegöl OSB’ye büyük kazanımlar sağladığını söylüyorÉ

Su ve Çevre Teknolojileri: Proje hakkında detaylı bilgi alabilir miyiz?

Mehmet Acarla: İnegöl Organize Sanayi Bölgesi ile ilk temaslarımız bundan yaklaşık 1.5 yıl kadar önce başladı. O zaman İnegöl OSB bir çamur kurutma tesisi yaptırmak istiyordu. Ancak biz yaptığımız incelemelerde gördük ki mevcut tesis, kapasitesini çoktan doldurmuştu. Dolayısıyla her şeyden önce kapasite artırımı ve modernizasyonunun yapılması gerekiyordu.

Tesiste, hem OSB firmalarının hem de İnegöl Belediyesi’nin atıkları fiziksel ve biyolojik arıtmadan geçiriliyor. Zamanında 55 bin metreküp/gün için tasarlanan ve 20 yılda ulaşılması beklenen kapasiteye 10 yılda ulaşılmış. Bunda yıllar içinde belediye nüfusunun ve firma sayısının hızlı artmasının da etkisi büyük olmuş.

Sonuçta OSB’ye önce mutlaka kapasite artırımı ve modernizasyon işlerinin yapılması gerektiğini anlattık. İnegöl OSB’de önerilerimizi makul bularak önce kapasite artırımı ve modernizasyon işinin yapılmasını ardından da çamur kurutma yatırımının yapılmasını kararlaştırdı. Kendi danışmanları ile bir projeksiyon hazırladı ve tesisin modernize edilerek, kapasitesinin 130 bin metreküp/gün’e çıkarılması doğrultusunda ihaleye çıktı. Biz de bu ihaleye Siemens, Alke ortaklığı ile girdik ve kazanarak yapım işlerine başladık.

Su ve Çevre Teknolojileri: Siemens’in su teknolojilerine olan ilgisi nasıl oluştu?

Mehmet Acarla: Siemens, yaklaşık 3 yıl önce su sektörüne girme konusunda stratejik bir karar aldı ve sektörde hakikaten bir dev olan, US Filter firmasını satın aldı. Bu kararla Siemens; elektrik-elektronik, otomasyon, enstrümantasyon gibi klasik alanlarının yanında su sektörü proses teknolojileri alanına da girerek gerçekten stratejik bir karar vermiş oldu. Hem de oldukça iddialı bir başlangıç yaparakÉ

Sektöre girişimizle birlikte Türkiye’deki çalışmalarımız da 2 yıl önce başladı. Siemens’in Türkiye’de bu alanda da yatırım yapması, Türkiye’yi odak ülke olarak görmesinden kaynaklanıyor.

Öte yandan Türkiye’nin su teknolojilerine çok ciddi yatırımlar yapması bekleniyor. Öyle ki yapılacak yatırımlarla ilgili havada bir sürü rakam uçuşuyor. AB uyum sürecinin getirecekleriyle beraber, rakamların daha da artacağı, en makul tespitlerle 50 milyar doları aşacağı söyleniyor. Ancak yine de bu rakamlara biraz dikkatli yaklaşmak lazım. Her şeyden önce Türkiye o kadar zengin bir ülke değil.

Su ve Çevre Teknolojileri: Türkiye’de başka hangi projeleri yürütüyorsunuz?

Mehmet Acarla: Biz kamu sektöründen önce özel sektöre, Türkiye’ye mahsus organize sanayi bölgelerine yöneldik. Bu demek değil ki kamusal alanla ilgilenmiyoruzÉ Ama kararların daha hızlı alındığı özel sektörde uygulama örneklerimizi çoğaltabilirsek kamuda daha hızlı kabul göreceğimize inanıyoruz.

Çünkü sunduğumuz çözümler Türkiye için oldukça yeni teknolojiler içeriyor.

Kamuda ise daha çok yerleşmiş, standardize edilmiş uygulamalar var. Uygulama örneklerimiz çoğaldıkça, daha verimli çalışan farklı alternatifleri gördükçe kamunun da güveninin artacağına inanıyoruz.

Önemli bir proje olan Sütaş’ın hem Aksaray hem de Karacabey’deki tesislerinde kurduğumuz atıksu arıtma tesisleridir. Biliyorsunuz burada süt ve süt ürünleri üretiliyor ve biz de buraya farklı bir atıksu arıtma tesisi kurduk. Sütaş ta ise Arbiyogaz ile bir konsorsiyum içindeyiz. Orada da yine teknolojik çözümlerimizi verdik.

Halen çeşitli organize sanayi bölgelerinde çok yoğun olarak takip ettiğimiz projeler var. Ama İnegöl’ün bir özelliği var. Yani klasik bir arıtma tesisinden öte, Türkiye’de hakikaten ses getireceğine inandığımız teknolojik çözümler getiriyoruz.

Su ve Çevre Teknolojileri: İnegöl Projesi’nin temel yaklaşım noktalarında neler var?

Mehmet Acarla: Tesisleri kurarken biz öncelikle bir konuya dikkat çekiyoruz. İlk bakışta bir arıtma tesisinde üretim yapmıyor, doğrudan bir gelir elde etmiyorsunuz. Sadece gideriniz varmış gibi gözüküyor ama geliriniz gelecek nesillerin yaşam kalitesi oluyorÉ O zaman şuna bakmak lazım. Tesisin bir yatırım maliyeti vardır, bir de işletme maliyeti. Özellikle işletme maliyetlerini azaltmak önemlidir ve ne kadar indirebilirseniz o kadar verimli olacaktır. Verimlilik kalemleri açısından da enerji kullanımı çok önemlidir. Bu konu ise bizim en çok odaklandığımız konudur.

Atıksu arıtma tesislerinde yeni yeni uygulanmaya başlanan, kurutma teknolojileri gibi yeni proseslerin de eklenmesi, enerjiye olan ihtiyacı artırmaktadır. Bu durumda biz bir teknoloji firması olarak öyle çözümler önermeliyiz ki enerji maliyetlerini azaltabilelim. Siemens olarak bu konuda büyük yenilikler getiriyoruz. Türkiye’de hakikaten "ilk" olacak türden yenilikler. İnegöl örneğinde söylersek, çıkan çamur miktarını ciddi oranda azaltıyoruz. Dolayısıyla daha sonra yapılacak çamur kurutma ile ilgili yatırım miktarını azaltacağımız gibi tesisin enerji ile bağlantılı diğer tüm girdilerini de azaltmış olacağız. Burada kuracağımız sistemlerle konvansiyonel yani klasik bir arıtma tesisine göre yüzde 30 civarında daha az enerji kullanımı sağlayacağız. Ayrıca bunları yaparken çok büyük inşaat faaliyetleri de gerekmiyor.

İnegöl OSB Arıtma Tesisi’nin, 55 bin metreküpten 130 bin metreküpe çıkarılacak kapasite artırımı işi eğer klasik yöntemlerle yapılsaydı, aynı havuzları bir kere daha kurmak gibi neredeyse iki katı yatırım yapmak gerekecekti. Yine bu tesisten bizim hesaplarımıza göre günde yaklaşık 140 ton çamur çıkacaktı.

Oysa bizim geliştirdiğimiz teknolojilerle ilaveler, mevcut havuzları kullanarak büyük bir inşaat faaliyetine gerek olmadan yapılabilecek. Bu çerçevede İnegöl’de bazı inşaat faaliyetleri biz de yapıyoruz. Yine ortağımız Alke ile birlikte tesiste boruların yenilenmesi gibi revizyon işleri de gerçekleştiriyoruz. Burada ortaya koyduğumuz çözümlerin asıl önemli noktası debiyi artırıp daha yüksek debi de arıtma sağlayabilmemiz ve daha az enerji kullanıyor olmamızdır.

Su ve Çevre Teknolojileri: Siemens’in Inegöl’de kullanacağı teknolojiler hakkında bilgi alabilir miyiz?

Mehmet Acarla: Öncelikle biz İnegöl OSB’de mevcut arıtma tesisinin girişinde bir dengeleme havuzu yapıyoruz. Dolayısıyla bunu bir nevi rezervuar olarak da kullanıyoruz. Ve o rezervuarın belli bir depolama kapasitesi var. Dengeleme havuzu yaptığımız en büyük inşaat faaliyeti. Biz asıl farkımızı biyolojik arıtma sürecinde ortaya koyuyoruz. Burada "VertiCell" dediğimiz bir çözümle mevcut havuzları daha verimli olarak kullanıyoruz. Havuzlarda suyun dolaşım yönünü yataydan düşeye değiştiriyor ve oksijen transferi için tabandan normal difüzörlerle hava verirken disk havalandırıcılarla da gerekli karışım ve ilave oksijen transferi sağlanıyor.

Disk havalandırıcıların üzerindeki özel bir yapı sayesinde bir yandan karışım için gerekli olan enerjiyi suya aktarırken diğer yandan da oksijen transfer ediliyor. Sistemin en önemli özelliği, su akışına dikey yönde çalışan bir mekanizma olması ve dolayısıyla suyun direncini minimize ederek daha az elektrik enerjisi kullanılmasını sağlamasıdır. Bu da kullandığınız motorun gücünün düşürülmesi demektir...

Su ve Çevre Teknolojileri: Bu sistem Türkiye’de ilk defa İnegöl’de mi kullanılıyor?

Mehmet Acarla: Evet şu anda ilk defa İnegöl’de uygulanıyor. "Orbal" dediğimiz benzer bir uygulamamız da Sütaş’ta var. Bunlar gerçekten Türkiye’de ilk defa uygulamaya konulan yeni teknoloji örnekleridir.

Çöktürme havuzlarında da özel bir teknoloji olan TowBro dediğimiz sistemi kullanıyoruz. TowBro¨ çözümünde konvasiyonel çöktürme tanklarından farklı olarak eğimli havuz tabanı düz olarak kullanılmakta böylece havuz inşaat maliyeti azaltılmaktadır. Bundan önemlisi sunulan ekipman sayesinde klasik çöktürme tanklarının boyutlandırılmasında kullanılan ’’yüzey yüklemesi ve katı madde yüklemesi’’ parametrelerinde önemli artışlar sağlanarak, aynı verimliliği daha küçük tank çaplarında sağlayarak yatırım maliyetlerinde büyük avantaj sunulmaktadır.

Ancak tüm bu yeniliklerin yanında asıl bizim "Cannibal" dediğimiz devrimsel nitelikteki teknolojimiz ve İnegöl’deki uygulamasından bahsetmek istiyorum. Bu teknoloji ile konvansiyonel bir tesise göre biyolojik fazla çamur miktarlarında yüzde 50’lere varan oranlarda azalma sağlıyoruz. Cannibal sistemi özel bakterilerin gerektiği bir biyolojik arıtma sistemi değildir. İnegöl OSB’de kapasite artırımı klasik yöntemle yapılmış olsaydı (uzun havalandırmalı aktif çamur sistemi) hesaplarımıza göre 135 -140 ton arası çamur çıkacaktı, Cannibal teknolojisi ile fazla çamur miktarını 75 ton /güne düşürüyoruz. Sistem sadece evsel atıksuların arıtıldığı biyolojik arıtma sistemlerinden kaynaklanan fazla çamur miktarını yüzde 90’lara varan oranda azaltabiliyor. İnegöl’de evsel ve endüstriyel atıklar yüzde 50-50 karışık şekilde geliyor. Buradaki atığı da uzun uzun analiz ettik. Çünkü her endüstriyel atıkta kullanılamıyor; atığın bileşenleri de çok önemli.

Tesis çalışmaya başladığında çamuru yüzde 60’lara varan oranlara kadar azaltacağımızı düşünüyoruz. Sistemin en önemli avantajlarından biri de çalışması esnasında fazla enerji kullanımı gerektirmemesi, en fazla bir iki pompa ve bir havalandırma sistemine ihtiyaç duyulmasıdır.

Çıkan çamur miktarı yarıya düşünce, çamur kurutma tesisi maliyeti de tahminen 3’de bir oranında azalmakta. Diğer taraftan kurutacağınız çamur azaldığı için kullanacağınız yakıt da azalacak. İnegöl’de doğalgaz kullanılacak ve doğalgaz miktarında ciddi bir azalma sağlamış olacağız. Yalnız bu konuda İnegöl OSB halen yatırım aşamasında. Biz kurutma çözümlerimizi de İnegöl OSB’ye teklif ettik.

Dolayısıyla İnegöl’de Cannibal sisteminin devreye alınması ile ciddi bir enerji tasarrufu sağlıyoruz. OSB’nin yapacağı kurutma sisteminin hem yatırım maliyetini hem de işletme maliyetini azaltmış olacağız. Bunun fizibilite hesaplarını sadece biz değil onlar da detaylı bir şekilde yaptılar. Çalışmalar tamamlandığında tesisin tümü önümüzdeki 10 yıl içinde kendini amorti edecek. İnegöl OSB de bunu görüyor.

Su ve Çevre Teknolojileri: Arıtılıp çıkan su konusunda sizin bir katkınız ya da çalışmanız var mı?

Mehmet Acarla: İnegöl OSB, tekstil sanayinin yoğun olduğu bir bölge dolayısıyla boya kullanılıyor. Ancak şu anki mevcut tesisin, arıtılmış suyu temiz olmasına rağmen renkli aktığı için yanlış yorumlara yol açıyor. Halen tesisin bu rengi giderecek bir uygulaması yok.

Fakat üzerine basarak söylüyorum, içerik açısından suda bir sorun yok sadece rengi gidermek konusunda şu anda tesisin bir şansı yok ama biz onu da bir ölçüde gideriyoruz.

Şu anda tesisin arıtılmış suyu Kalburt çayına deşarj edilerek DSI’nin barajında toplanıyor. Barajda biriken sular da çok yakında sulama suyu olarak kullanılacak. Her şey bittiğinde tesisten çıkacak su, DSİ’nin barajına geldiği zaman tarlalara verilmek üzere hakikaten sulama suyu normlarında olacak.

Su ve Çevre Teknolojileri: Siemens Alke konsorsiyumunda firmalar nasıl konumlanıyor?

Mehmet Acarla: Biz Siemens olarak İnegöl OSB işinde konsorsiyum lideriyiz. Pay olarak da yüzde 55 civarında bir payımız var. Yüzde 45 civarında da Alke’nin payı var. Bu tesiste başta da söylediğim gibi bizim üzerinde yoğunlaştığımız konular daha çok teknolojik yatırımlardır. İnşaat maliyetini azaltan, fazla yeni inşaat maliyeti çıkarmayan ancak biraz teknoloji maliyeti getiren uygulamalardır. Klasik uygulamalarla yapılacak işlerde inşaat maliyeti, enerji kullanımı, prosesler ve benzeri maliyetleri bir araya koyarsanız, söz konusu olacak maliyetler iki kat veya daha fazla artabilecektir. Bizim uygulamalarımızda ise bu artış oranı daha az olmaktadır.

Alke tüm inşaat işlerini yapmakla yükümlü. Çünkü tesiste çok ciddi bir modernizasyon var. Az önce dediğim gibi mevcut tesisteki bazı boruların yenilenmesi, çaplarının genişletilmesi gerekiyor. Biz burada yeni ilave havuzlar koymuyoruz. Mevcut havuzlardan daha fazla debi geçirmek durumundayız. Dolayısıyla bazı boru çapları değişiyor, bunların bağlantıları değişiyor. Bu çok ciddi ve zor bir iştir.

Su ve Çevre Teknolojileri: Şartnamede daha önceden belirlenmiş teknolojiler var mıydı?

Mehmet Acarla: İhale şartnamesinde kullanılacak teknolojinin seçimi konusunda bir tanımlama yoktu ama işletme giderleri, yine çıkacak çamur miktarının taahhüt edilmesi ve onlarla ilgili bazı fizibilite hesaplarının yapılacağı söyleniyordu.

İnegöl OSB hiçbir bir teknolojiyi tarif etmediği gibi, "güncel değer hesabına bakarak’’ doğru bir şey yaptı. Ben bu yatırımı kaç paraya yapacağım? Bunun geri dönüşü ya da işletme maliyeti ne olacak? Bunları belli bir periyotta karşılaştıracağım dedi. Bize göre işletme maliyetini hesaplarken kısa bir süre seçti, 5 yıllık bir işletme maliyetini göz önüne aldı. Hiç olmazsa 10 yıllık düşünün dedik ama onu kabul etmediler. Öyle olsaydı uygulamaların avantajı çok daha belirgin olacaktı.

Burada şunu da söylemekte fayda var. Proses teknolojisi ve bu teknolojinin gerektirdiği bazı ekipmanlar Amerika’dan geliyor ama çelik, demir, beton gibi bütün imalatları partnerlerimizle birlikte yapıyoruz. Bizim genel stratejimiz de bu şekilde. Koca koca çelik konstrüksiyonları Amerika’dan buraya getirmek de zaten çok mantıklı değil. Şu anda belli partnerler oluşturuyoruz. İmalatlarımızı Türkiye’de sürekli onlarla birlikte yapmak istiyoruz. İlerde bu imalatlarımızı sadece Türkiye için değil tüm bölge ülkeleri için de yapmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla bölge için de çok ciddi bir merkez haline geleceğimize inanıyorum.

Su ve Çevre Teknolojileri: Tesisin işletilmesi tarafında da yükümlülükleriniz var mı?

Mehmet Acarla: Bizim teknik işletme yükümlülüğümüz garanti süresi dolana kadar olacak. Halen OSB işletmeyi müşavirleri olan Envy firmasına yaptırıyor, sonrasında da devam ettirecek. Tabii teknolojiler hakkında personelin eğitilmesi gerekiyor ve biz de tüm ilgili eğitimleri vereceğiz.

Su ve Çevre Teknolojileri: Proje finansmanı konusunda neler söylersiniz?

Mehmet Acarla: Bu projeyi İnegöl OSB tamamen kendi imkanları ile finanse ediyor. İşletme sorumluluğu zaten onlarda ve tesis profesyonel bir şekilde işletiliyor. Biz alternatif finansman paketleri de önerdik ancak gerek duymadılar.

Genel olarak su arıtma tesisleri için sunulan çok faklı finansman seçenekleri var. Birincisi zaten bildiğimiz export krediler ama artık çok cazip değiller.

Eskiden bu krediler, banka kredi faizleri çok yüksek olduğu için cazipti. Şimdi onlar da düştüğü için export kredilerin çok fazla bir katma değeri kalmadı.

Siemens olarak projeleri finansmanları ile birlikte verebilmek için Türkiye’deki çeşitli bankalarla sürekli temas halindeyiz. Beraber bazı projeler geliştiriyoruz.

Öte yandan böylesi projelerde leasing de bir imkan olarak sunulabiliyor. Çünkü ekipman kullanıyorsunuz. Başka bir imkan da aslında Yap-İşlet-Devret modelleri veya yap-işlet modelleridir. Son zamanlarda bu şekildeki modellerin ön plana çıktığını görüyoruz. Gün geçtikçe de yaygınlaşacağına inanıyorum.

Biz projelerin daha çok yapım tarafında, teknik işletme tarafında varız. Ama suyu alıp satma veya suyu faturalama aşamalarında yokuz. Bu zaten bizim portföyümüzde de yok. Biz işin şimdilik teknolojik tarafında kalmak istiyoruz ama bildiğiniz gibi dünyada stratejiler çok hızla değişiyor. Bu konu elbette bizim de gündemimizde olmaya devam edecek. Verimliliğin artırılabilmesi için tesislerin profesyonellerce işletmesi çok önemli.

Su ve Çevre Teknolojileri: Tesis ne zaman hayata geçiyor?

Mehmet Acarla: Tesisin yapım süresi 600 gün. Bu süre 9 Eylül itibariyle başladı. Bu tarih sözleşme imzalanma günüdür. 600 günde bitecek daha sonra bir işletme süresi var ve artı bir garanti süresi daha var. Yani tesis uzun bir sürede bizim garantimiz altında olacak. 600. günün sonundan itibaren biz taahhüt ettiğimiz çıktıları sağlamakla yükümlüyüz. İşletme başlar başlamaz da çıkan suyun ve çamurun standartlara uygun olmasını, enerji taahhütlerimizin de yerine gelmesini sağlamakla yükümlüyüz.

Siemens’in İnegöl OSB’de Uyguladığı Teknolojiler

VertiCel¨ Gerek karbonlu maddelerin (KOI, BOI5) gerekse nütrientlerin (N,P) giderimi için askıda gelişen kültürlerin kullanıldığı biyolojik bir süreç olup, bu süreçte konvansiyonel biyolojik süreçlere göre (aktif çamur, uzun havalandırmalı aktif çamur vb) harcanan enerjinin Havalandırmalı Anoksik Reaktör kavramıyla % 25 30 oranında azaltıldığı bir uygulamadır.

TowBro¨ Kullanıcısına, klasik çöktürme tanklarının boyutlandırılmasında kullanılan ’’yüzey yüklemesi ve katı madde yüklemesi’’ parametrelerinde, önemli artışlar sağlayarak aynı verimliliği daha küçük tank çaplarında ortaya koyarak yatırım maliyetlerinde büyük avantaj sunar.

Cannibal¨ SWT tarafından geliştirilen Cannibal¨ sitemi, düşük enerji ihtiyacı gösteren, nispeten düşük yatırım gereksinimi olan ve kolay işletilen bir süreç olarak, uygulandığı sistemlerde oluşan fazla çamur miktarını klasik aktif çamur sistemlerine göre dört-beş kat azaltmaktadır. Dolayısıyla, gerek yeni yapılacak tesisler için gerekse mevcut arıtma tesisleri için çamur stabilizasyonu, susuzlaştırma ve kurutma yatırımlarında ciddi bir azalma sağlıyor.

Proje Detayları 

Mevcut tesis halihazırda 55.000 m3 /gün atıksuyun arıtıldığı "Fiziksel" ve "Biyolojik" süreçleri olan bir tesis.

Tesise gelen atıksuyun yarısı İnegöl Belediyesi’nden gelen "Evsel Atıksu" diğer yarısı ise OSB’den gelen "Endüstriyel Atıksu".

 Tesis atıksudaki azot, fosfor ve karbonun biyolojik yöntemlerle giderilmesi için tasarlanmış. Kapasite artışından sonra tesise 130.000 m3 /gün debi alınabilecek ve aynı parametreler giderilecek. Ayrıca "Dezenfeksiyon"la arıtılmış su "Sulama Suyu" olarak kullanılabilecek.

 Atıksu ızgaradan geçirildikten sonra nötralize edilmek, nitelik ve nicelik değişimlerinin giderilmesi için dengeleme havuzuna alınacak.

 Dengeleme havuzundan sabit olarak ortalama debide sisteme beslenecek atıksu, kum ve yağ tutucudan geçirilerek atıksuyun içindeki yüzebilen ve yağlı maddelerin giderimi sağlanacak.

 Biyolojik arıtma sürecinde Siemens’in özgün çözümü olan "VertiCel Sistemi" kullanılacak ve böylece ince kabarcıkla havalandırma sisteminden bile % 30 daha az enerji harcanarak tüm biyolojik arıtma süreci tamamlanacak.

 Kapasitenin 55.000 m3 /gün değerinden 130.000 m3 /gün değerine artması sonucunda oluşacak debi, mevcut dört adet 44 m çapındaki son çöktürme havuzlarının Siemens’in "Fedwa ve TowBro Teknolojileri" ile rehabilite edilmesi ile yeni havuz ihtiyacı olmadan artırılabilecek.

Artan tesis kapasitesine karşı, sistemden uzaklaştırılacak biyolojik çamur miktarında önemli ölçüde azalma sağlayan (% 50) "Cannibal Sistemi" sayesinde önemli bir enerji artışı getirmeden, ek kimyasal madde dozlamasına ihtiyaç duymadan çamur miktarı azaltılacak. Klasik sistemle atıksu arıtma tesisinin kapasitesi artırılsaydı olması gerek çamur üretimi 140 ton/gün değerinde olacaktı. Cannibal uygulaması ile bu değer 75 ton/gün değerine indirilecek.

Çamur miktarında dramatik azalma sağlanması neticesinde büyük yatırım ve işletme maliyeti (doğal gaz) gerektiren çamur kurutma tesisi kapasitesinde azalma sağlanmış olacak.

Çamur miktarındaki azalmaya paralel olarak iki kattan daha fazla debi artışı olmasına karşın çamur susuzlaştırma sisteminde (Belt Pres) kapasite artışı olmayacak. Seçilen belt pres, Siemens Su Teknolojileri’nin yüksek kapasiteli modeli olan "Greenland" olacak.

İnegöl Organize Sanayi Bölgesi

İnegöl Organize Sanayi Bölgesi, 1977 yılında, Bursa-Eskişehir Karayolu’nun 43.km’si üzerinde kurulmuş.

Büyüklüğü: 350.000 m2

Yeşil Alan Büyüklüğü: 15 km

İçme Suyu Şebekesi Uzunluğu: 10 km

Pissu Şebekesi Uzunluğu: 12 km

Sanayi Parseli Sayısı: 90

Kurulu Güç (Firmaları Toplamı): 100 mWA

Trafo (Ayırıcı Merkez): 14 Adet 34,5 Kv Ayırıcı Merkez

Sağlanan Su Miktarı: 270 Lt/Su. (8 Adet Derin Kuyu)

Elektrik Enerjisi Tüketimi: 30.000.000 kWh/ay

İçme ve Kullanma Suyu Tüketimi: 200.000 m3/ay

Doğalgaz Tüketimi: 7.000.000 m3/ay

Mevcut İstihdam: 13.000 Kişi (Tesislerin tamamı üretime geçtiğinde 20.000 kişi olacak).


 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

Yeni Delhi Okhla Atık Su Arıtma Tesisi

Dünya nüfusu artmaya devam etmekte ve tahminlere göre 2030 yılına kadar 8,5 milyara ulaşması beklenmektedir. Bu nedenle modern tarımın karşı karşıya o...
10 Nisan 2025

Modern Atık Su Havalandırma Teknolojileri: Aerostrip® Şerit Difüzörler ve Neuros™ Hava Yataklı Turbo Blower Sistemlerinin Entegre Kullanımı

Atık su arıtma tesislerinde havalandırma, biyolojik arıtım süreçlerinin verimli işleyebilmesi açısından en kritik aşamalardan biridir. Oksijenin mikro...
10 Nisan 2025

BUDYKO Yöntemi ile Havza Su Dengesi: Milas Örneği

Artık yaşamakta olduğumuz iklim krizinin, Akdeniz havzasında, diğer bölgelere nazaran daha etkin olacağı bilinen bir gerçektir....
7 Mart 2025

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & DoÄŸalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeÅŸilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.