Tarihin en büyük "Su" girişimi "Su için Koş - Run for Water", 18 Nisan 2010'da Dow'ın desteği ve Live Earth'ün organizasyonuyla Türkiye'nin de aralarında olduğu 100'den fazla ülkede on binlerce insanın katılımıyla gerçekleştirildi. Türkiye ayağı İstanbul'da düzenlenen ve Fenerbahçe Dalyan sahil şeridinden başlayan koşuya Dow çalışanları, aileleri, çevre yararına olan etkinliklere sportif faaliyetlerle destek veren sivil toplum örgütü üyeleri, çeşitli okullardan öğretmen ve öğrencilerle birlikte vatandaşlar da katıldı. Su sıkıntısı çekilen bölgelerde temiz bir su kaynağına erişmek için dünya genelinde ortalama bir insanın her gün en az 6 kilometre kat etmesi gerekliliğinden yola çıkan ve bu sebeple 6 kilometre olarak planlanan "Su için Koş" girişimi, su kaynaklarına dikkat çekmek ve beklenen su kriziyle ilgili bilinci artırmak amacıyla gerçekleştirildi.

Organizasyonun destekçilerinden Dow'ın Su ve Proses Çözümleri Bölümü Doğu Avrupa Gelişim Bölgesi Ticaret Müdürü Alexi Kliamkine de İstanbul Caddebostan sahil şeridinde gerçekleştirilen koşuya katıldı. "Su için Koş" organizasyonuyla 6 km koşulduğunu belirten Alexi Kliamkine, "Bu mesafe aslında dünyada milyonlarca insanın temiz suya ulaşmak için her gün yürüdüğü ya da koştuğu mesafeyi temsil ediyor. Biz de bugün bunu yapmaya çalıştık ve anladık ki çok da kolay bir şey değilmiş" dedi.

1 milyar insan temiz suya ulaşamıyor

Koşu sonrası görüştüğümüz Kliamkine, organizasyonla ve Dow'ın su ve proses çözümleriyle ilgili bilgiler verdi. İnsanların su problemine karşı daha duyarlı olması için bu organizasyonu gerçekleştirdiklerini ifade eden Kliamkine, şunları söyledi: "Su dünyada giderek daha da kısıtlı hale gelen bir kaynak. Dünya nüfusunun artmasıyla orantılı olarak her sene bu problem artıyor. İstatistiklere göre dünya nüfusunun 2030 yılında 10 milyara yaklaşması bekleniyor. Diğer yandan da dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşam standartları yükseliyor ve insanlar günlük yaşamlarında daha çok su tüketmeye başlıyor. Şu anki durumda bile dünyada yaklaşık 1 milyar insan temiz bir su kaynağına ya ulaşamıyor ya da ulaşmış olduğu su kaynağı tüketim için uygun değil. Biz de bütün bu konuları konuşmak, gündeme getirmek, insanların bu konuya ilgisini çekmek için bugün bu organizasyonu gerçekleştirdik."

Dow teknolojileriyle günde 22 milyon metreküp su üretiliyor

"Dow, bir sivil toplum kuruluşu olan ve bu organizasyonu düzenleyen Live Earth'ün önemli partnerlerinden biri. Su için Koş organizasyonuna sponsor olarak destek veriyoruz. Toplumsal konulara gösterdiğimiz ilginin yanı sıra dünyanın en önemli kaynaklarından biri olan su konusunda da öncü bir rol üstlenmek amacıyla bu organizasyonda yer alıyoruz. Dow, aynı zamanda su problemleriyle ilgili çözümler sunan bir kuruluş. Bugün dünyada Dow teknolojileriyle her gün 22 milyon metreküp su üretiliyor. Bu da İstanbul'un 11 günlük su tüketimine denk geliyor."

"Dow, dünyanın lider ters ozmoz sistemleri üreticilerinden biri. Aynı zamanda ultrafiltrasyon modülleri de üretiyor. Özel aplikasyonlarda kullanılan iyon değiştiricilerde de dünyanın en büyük üreticilerden biri. Türkiye'nin de içinde bulunduğu bazı ülkelerde örneğin, suyun içerisinde bulunan borun giderilmesi için özel çözümler üretiyoruz. Bu ürün ve hizmetlerin hepsini Türkiye'de de sunuyoruz."

Su kıtlığından Türkiye de etkileniyor

"Dünyadaki su kıtlığından Türkiye de etkileniyor. Düşünün ki, bundan 10 sene önce kaç kişi şişe su içiyordu; bugün kaç kişi şişe su içmek zorunda kalıyor? Bugün Türkiye'de de artık dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi çeşmeden su içemiyoruz. Bunun yerine şişelendirilmiş su içiyoruz."

"İçtiğimiz suyun kalitesi konusunda da her zaman yeterli bilgiye sahip değiliz. Türkiye'nin birçok bölgesinde yer altı suları kullanılıyor. Bu suların bazılarında ve güney bölgelerinde deniz suyundan içme suyu elde edilen yerlerde suyun içerisindeki bor'u arıtmak zorundayız. Bununla alakalı olarak da suyun içerisindeki bor miktarını bilmek zorundasınız. Eğer bunu kontrol etmeden suyu içerseniz vücudunuza zarar vermiş olursunuz. Bu yaşadığımız problemlerden sadece biri."

"Türkiye'de artan kuraklık, iklim deÄŸiÅŸiklikleri ve  küresel ısınmayla beraber su kaynakları hızla tüketmeye baÅŸlamış durumda. Yine 2030 yılı gibi Türkiye'de bu su problemlerinin daha da artacağını düşünüyoruz. Deniz suyundan su elde etmek önemli bir konu. Dünyanın birçok yerinde artık içme suyu deniz suyundan elde ediliyor. Dow'ın da bu konuyla alakalı oldukça önemli çözümleri var. Türkiye'de de bu çözümlerin yakın zaman içerisinde ele alınacağını, yerel yönetimler seviyesinde bu konuların çok daha fazla iÅŸleneceÄŸini ve bununla ilgili yatırım kararlarının hızla alınacağını düşünüyoruz."

Deniz suyundan içme suyu elde ediyoruz

"Su problemi, zaman içerisinde artacak; hiçbir zaman azalacağını düşünmüyorum. Biz Dow olarak çözüme mümkün olduğu kadar katkı vermeye çalışıyoruz. Bugün dünyanın en büyük deniz suyundan içme suyu elde edilen tesislerinden bir tanesinin altında Dow'ın imzası var. Bu tesis İsrail'de yerleşik bir tesis ve İsrail'in toplam su tüketiminin yaklaşık yüzde 15'ini tek başına karşılayabiliyor. Bu tesisin benzerlerini İspanya'da Avustralya'da ve Kıbrıs'ta da kurduk. Dünyanın birçok yerinden de benzer tesisler için talepler almaya başladık."

"Dünyadaki suların yüzde 97,5'i denizlerde ve okyanuslarda bulunuyor. Bunlar şu anda tüketim için kullanılamayacak durumda. Geri kalan yüzde 2,5'un yüzde 70'i donmuş halde, kutuplarda ve denizaltında bulunan buzullarda. Yaklaşık yüzde 29,6'sı yer altı suları. Sadece yüzde 0,4'ü göllerde ve nehirlerde tatlı su olarak kullanılabilecek durumda. Bu da açıkça gösteriyor ki, eğer tuzlu su kaynaklarından içilebilir su elde edemezsek başka bir çaremiz kalmayacak. Dow, içinde suyun da olduğu bu konuların gelişimi için her sene yaklaşık 1 milyar doların üzerinde bir ar-ge bütçesi ayırıyor."

"Tuzlu suyu içme suyuna dönüştürebilmek için özel membranlar geliştirmiş durumdayız ve bunları aktif olarak kullanıyoruz. Yine de bu konuda ar-ge çalışmalarımız devam ediyor. Bu teknolojiyi daha verimli, daha kullanılabilir hale getirmek ve çok daha kötü durumdaki su kaynaklarını da içme suyu haline getirmek için çalışmalara devam ediyoruz."

"Artık bir şeyleri değiştirmenin zamanının geldiğini düşünüyoruz. Artık bugüne kadar yaşadığımız gibi yaşayamayız. Herkes bu sorunun çözümü için bir şeyler yapabilir. Eğer insanlar günlük hayatında su tasarrufu için bir şeyler yapmaya başlamazsa, bizden sonraki nesilleri çok daha zor durumlar bekliyor. Bugün bir şeyler yapmaya başlamamız lazım."