Makale Seyhan Havzası'nın içinde yer aldığı Akdeniz Bölgesi küresel ısınmaya karşı en hassasve savunmasız bölge olarak tespit edilmiştir. İklim değişikliği ve bu çerçevede belirlenen politika ve önlemler değerlendirildiğinde, sanayici açısından en önemli konulardan birinin, iklim değişikliğine neden olan sera gazı salımlarının azaltılması olduğu görülmektedir. Enerji yoğun sektörlerde daha da ön plana çıkan yanma kaynaklı sera gazı salımlarının yanı sıra çeşitli üretim süreçleri de sera gazı kaynağı durumundadır. Dolayısıyla, sanayide birim üretimdeki sera gazı salımının (ve enerji tüketiminin) azaltılması hem iklim değişikliğine yönelik önlemlerin bir parçasını oluşturmakta, hem de bu alandaki yükümlülüklerin yerine getirilme sürecini desteklemektedir. İklim cieği~ikliğine uyum ise, iklim olaylarının etkileriyle mücadele etmek, bu değişimden fayda sağlamak ve yönetebilmek için stratejilerin güçlendirilmesi ve uygulanması sürecidir (UNDP Uyum Politika Çerçevesi, 2004). Dolayısıyla sanayide uyum, iklim değişikliği nedeniyle ortaya çıkması beklenen ve doğrudan üretimi ve rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyecek unsurlara karşı önlemlerin alınmasını öncelikli hale getirmektedir. Özellikle üretim girdilerinde (su, hammadde, enerji vb.) beklenen azalma (ve dolayısıyla maliyet artışı) sanayici için ciddi bir risk durumundadır. Ortak Program kapsamında, sanayicinin karşı karşıya olduğu bu risk üzerinde önemle durulmuş ve Eko-Verimlilik (Temiz Üretim) Programı, Ortak Program'ın sanayi ile ilgili bileşeni olarak hayata geçmiştir. Sanayide iklim değişikliğine uyumun, remiz üretim ve eko-verimlilik uygulamaları ile sağlanabileceğinden hareket eden Ortak Program kapsamında, sanayide uyum ile ilgili çalışmalar Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü (UNIDO) ve 150 Suve ÇevreTeknolojileri• Nisan2012 Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TfGV) tarafından yürütülmektedir. UNIDO, 1994 yılından bu yana Ulusal Temiz Üretim Merkezlerinin Kurulması programını yürütmektedir. Söz konusu programın hedefi özellikle gelişmekte olan ülkelerde, rekabetçi üretim ve çevresel gereklilikler arasındaki köprüyü kurarak, çevre dostu teknolojilerin yaygınlaşması ve bu alanda gerekli kapasitenin oluşturulmasını sağlamaktır. Bu program kapsamında bugüne kadar 47 ülkede Ulusal Temiz Üretim Merkezi kurulmuştur. Ülkemizde Ortak Program çerçevesinde yürütülmekte olan UNIDO Eko-verimlilik (Temiz Üretim) Programı kapsamında da, sanayide remiz üretim ve eko-verimlilik konularındaki kapasitenin geliştirilmesi, pilot uygulamaların yapılması ve ulusal bazda yaygınlaştırılması hedeflenmiştir. Programın kapsamını şunlar oluşturmaktadır: • İlgili kurum, kuruluş, sektör temsilcileri ve proje paydaşlarına yönelik UNIDO Eko-verimlilik • Programının yanı sıra temiz üretim ve eko-verimlilik kavram ve örnek uygulamalarına yönelik bilgilendirme toplantıları • Sanayiciyeve uzmanlara yönelik eğitimler • Öncelikli olarak Seyhan Havzası'nda bulunan ve öncelikli sektörlerde faaliyet gösteren tesislerde eko-verimliliğe (öncelikli olarak su tasarrufuna) yönelik pilot projelerin uygulanması • Pilot projelerin sonuçlarının yaygınlaştırılması • Ulusal ve uluslararası düzeydeki ilgili eko-verimlilik kurumlarıyla koordine olmuş bir Bilgi Merkezi'nin oluşturulması • Öncelikli sektörlerde eko-verimlilik programlan ve çevreye duyarlı teknolojilerin uygulanmasına yönelik rehber dokümanların hazırlanması ve • Ulusal Eko-verimiiiik (Temiz Üretim) Merkezi'nin kurulması. Böylece, sanayide iklim değişikliğinden etkilenebilirliğin azaltılması ve iklim değişikliği risklerine uyum için eko-verimlilik ve remiz üretim çalışmalarının gerçekleştirilmesi hedeflenmekte, sanayi sektörü politikalarında çevresel ve ekonomik kazanımların birlikte öne çıkacağı değişimler beklenmektedir. 2. EKO-VERİMLİLİK (TEMİZ ÜRETİM) PROGRAMI PİLOT PROJELER Seyhan Havzası'nda ve Türkiye'nin birçok bölgesinde iklim değişikliğinin sanayiciyi doğrudan etkileyecek en belirgin etkisinin, kullanılabilir su miktarının azalması olduğu öngörülmektedir. Eko-verimlilik programı alt-projesi kapsamında, öncelikli sanayi sektörleri belirlenirken; projenin ana hedefi (iklim değişikliği risklerinin yönetimi için kapasite geliştirilmesi), sanayi sektörü için belirlenen hedef (sanayinin iklim değişikliği için kapasite geliştirilmesi), eko-verimlilik programı alt projesinin hedefleri (eko-verimlilik yaklaşımının benimsenmesi ve ulusal eko-verimlilik merkezine yönelik hazırlık ve planların yapılması) dikkate alınmıştır. Bu doğrultuda, sektörün bölge ve ülke ekonomisine etkisi ve sektörün iklim değişikliğinden etkilenme derecesi gibi kriterler göz önüne alınmıştır. Bu bağlamda, Seyhan Havzası'nda öncelikli sanayi sektörleri, gıda ve içecek, tekstil ve deri, kimyasal madde ve ürünler ve metal işleme ve makine olarak belirlenmiştir. Firmalara yönelik pilot projeler kapsamında, öncelikli sektörlerde uygulama örnekleri gerçekleştirilmesi, yaygınlaştırma faaliyetleri için bilgi ve deneyim sağlanması, farkındalığın ve kapasitenin artırılması hedeflenmiştir. Pilot proje-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=