Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 119. Sayı (Haziran 2018)
Su ve Çevre Teknolojileri / Haziran 2018 23 suvecevre.com kiye’deki hava kirliliğinin başlıca neden- leri evsel ısınma, araç kullanımı, termik santraller, maden ve sanayi işletmeleri olarak belirten raporda toprak kirlili- ğine de dikkat çekiliyor ve Türkiye’de 24 bin adet toprak kirliliği konusunda şüpheli saha bulunduğu ortaya konu- luyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), her yıl üç milyondan fazla kişinin pestisit zehirlenmesinden dolayı hastaneye kaldırıldığını tahmin ediyor ve milyon- larca kişinin erken ölümü ile sonuçlan- dığını belirtiyor. Bozoğlu’nun sunumuna göre, Türkiye’de satılan pestisit miktarı biliniyor; fakat hangi arazide, ne kadar kullanıldığı bilinmiyor. İklim değişikliğine bağlı doğal afetler artıyor Türkiye Çevre Durumu Raporu, Türkiye’de 1940’lardan 2016 yılına kadar doğal afetlerde çok ciddi bir artış eği- limi olduğunu ortaya koyuyor. Sera gazı emisyonlarının tetiklediği iklim değişik- liği kaynaklı bu artış Türkiye’de en çok şiddetli ve düzensiz yağış ve sel, fırtına, dolu, kar, yüksek sıcaklık ve kuraklık olarak kendini gösteriyor. Afetlerden en çok etkilenen bölge ise Karadeniz. Rapor, Türkiye genelinde 2016 yılında 134 sel felaketi yaşandığını belirtiyor. Bozoğlu toplantıda, iklim değişikli- ğinin şu anda yaşanıyor olduğunu söy- ledi ve bir iklim eylem planı hazırlama- nın aciliyetinden bahsetti: “Ülkemizde özellikle son yıllarda yaşanan dolu ve sel felaketleriyle iklim değişikliğinin etki- lerini çok yakından hissetmeye başla- dık. İklim değişikliği ne yazık ki doğal kaynakları da kısıtlıyor; sera gazlarının artışıyla birlikte azalan su kaynakları tarımsal üretime etki ediyor ve biyolojik çeşitliliği de azaltıyor. İklim değişikli- ğiyle mücadelede önemli bir kilometre taşı olan Paris Anlaşması’nın onaylan- ması, ulusal ölçekteki çalışmaların hız kazanmasını sağlayıp, tüm paydaşların katılımı ile gerçekleştirilmesi gereken azaltım ve uyum faaliyetlerinin uygu- lanmasını da hızlandıracaktır.” Türkiye’deki gürültü kirliliği ve atık sorunu gibi farklı çevre kirliliği konu- larına da değinen rapor, Türkiye’nin güncel çevre durumunun fotoğrafını çekerek, karar vericilere de önerilerde bulunuyor. Toplantıda Bozoğlu ülke- mizde çevre yönetimi alanında yaşa- nan güzel gelişmelere de yer vererek şunları söyledi: “Türkiye’de bir yandan düzenli atık depolama sahalarının, atıksu arıtma tesislerinin sayısı artıyor, altyapı güç- lendiriliyor ve ağaçlandırma faaliyet- leri yapılıyor. Ancak, bu gelişmelerin yanında çevre kirliliği halen artıyor; derelerimiz, havamız ve toprağımız kir- lenmeye devam ediyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında 44 milyon hektarla ülke yüzöl- çümünün yüzde 56’sını oluşturan mera ve çayır alanları, 2014 yılı verilerine göre 14,6 milyon hektara inerek yüzde 19’a gerilemiştir. Ülkemizde, entegre çevre yönetimi yaklaşımı uygulanmalıdır. Yatırım yapan ile denetleyen, izin veren aynı kurum olmamalıdır. Sularımızın kir- lenmesini engellemek için ülkemizde ekosistem odaklı atıksu yönetimine odaklanılmalıdır ve Su Kanunu acilen güncellenerek kanunlaştırılmalıdır. İklim değişikliğine karşı kentlerimizin ve kır- sal alanların hazırlıklı olması için uyum faaliyetlerine başlanmalıdır”. l Faal OSB'lerin merkezi atıksu arıtma tesisi ve çevre yönetim birimi bilgileri Çevre Yönetim Birimi bulunanların sayısı Çevre Yönetim Birimi bulunmayanların sayısı Çevre Yönetim Birimi bilgisi olmayanların sayısı TOPLAM 50 27 2 79 105 33 68 4 2 2 33 83 95 8 Merkezi Atıksu Artıma Tesisi bulunanların sayısı Merkezi Atıksu Tesisi bulunmayanların sayısı Merkezi Atık Sistemi bilgisi olmayanların sayısı TOPLAM Türkiye’nin Yüzey Sularının Kalite Sınıfları (141 yüzey suyu verilerine göre) 4. sınıf: % 43.3 1. sınıf: % 21.3 2. sınıf: % 15.6 3. sınıf: % 19.9
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=