Burkut, 30. Senesini Kutluyor
İhracatın artmasına paralel, öncelikle gıda ve tekstil sanayilerinde su kalitesinin öneminin ortaya çıkması ve su arıtma işlerinin yoğunlaşmasıyla yüzme havuzu konusunu bırakıp, yüzde 100 sanayiye hizmet etmeye başlayan Burkut, zamanla ABD’deki su arıtma teknolojilerini Türkiye’ye getirmeye başlar ve içme suyunda, tekstil boyahanelerinde ve birçok sanayi sektöründe Ters Ozmoz tekniği, donmuş gıda sanayiinde ozonlu yıkama suyu, enerji sektöründe EDI-Elektro-De-Iyonizasyon, otomasyon vanası olarak diyaframlı Aquamatic vana gibi bazı teknikleri ülkemizde ilk kez uygular. Kaliteli su hazırlama konusunda kullanılan separatör-filtre, ters ozmoz, ultra filtrasyon, Elektro-De-Iyonizasyon, kireç önleyici frekans jeneratörü, diskli filtre gibi pek çok ekipmanın ülkemize girmesine öncülük eden Burkut, ayrıca yabancı kaynaklı söz konusu ürünlerin “Türkleşmesine”, yani ülkemiz şartlarına ve ülke insanı mantalitesine uygun çalışmasına da önem verir. Diğer taraftan bazı teknolojileri kendi üretip, döviz ve işgücü olarak da ülkeye katkı sağlar. “Su Doktoru” olarak anılıyoruz Eğitim dönemini de sayarsak yarım asra yakın mühendislik geçmişi bulunan ve 30 yıldır da Burkut firması dolayısıyla özellikle “su”ya odaklanan Enis Burkut ile hem ülkemizde suya bakışın değişimini hem de Burkut Su Tekniği’ni konuştuk... Kendilerini “mühendislik şirketi” olarak tanımladıklarını vurgulayan Enis Burkut, araştıran, müşteri için doğru, işletmesi kolay ve ekonomik olan ekipmanı temin eden bir şirket olduklarını söylüyor. “Raftaki malı değil, gereken ekipmanı satan, müşteri sorunlarına çözüm üreten, işleri düzenleyip toparlayan, yoluna sokan bir firma olarak biliniriz. Belki de aslında bir tür ‘Su Doktoru’ gibi anılıyoruz. Taklit edilen ve takip edilen bir firmayız. Sanıyorum bu sebeple müşterilerimiz bizi tüm su arıtma firmalarının üzerinde tutuyor. Faaliyet alanımız bize göre tek: Her tür sanayinin proses ve kullanım suyunu hazırlamak için gerekli cihaz ve sistemleri kurmak, satış sonrası hizmetlerini aksatmadan vermek; kuyu, dere, deniz, soğutma suyu gibi her tür suyun iyileştirilmesi ve istenen kaliteye getirilmesi ile ilgili projelendirme ve sistem tedariği işleri ve bunun yanında başkaları tarafından yanlış yapılmış ve çalışmayan sistemlerin çalışır hale getirilmesi” diyen Enis Burkut sorularımızı ise şöyle yanıtlıyor... ![]() Su&Çevre: Burkut’u sektörde ayrıcalıklı kılan unsurlar nelerdir? Enis Burkut: Sektörün öncüsü olması, dünya teknolojilerini yakından takip edip, sanayiye en uygun, işletmesi kolay teknolojileri ülkemize getirmesi; doğru bildiği yoldan şaşmaması, derin su tecrübesi, tüm firmaların izlediği yoldan gitmemesi, iyi yetişmiş kadrosu ve elinde bulunan ürün portföyünün çok geniş olması Burkut’un ayrıcalıklarıdır. Sanayinin istediği kalitede suyu üretmekle ilgili çözüm üretirken, her suyun ‘parmak izi gibi farklı’ olduğunu varsayarak hareket ediyoruz ve her su için özel bir akım şeması yaparak işe başlıyoruz. Zor işlerin şirketiyiz, bu sayede müşterilerimize çok isabetli çözümler sunabiliyoruz. Biz fiyata ya da müşteriye göre değil, mühendislik doğrultusunda hareket ediyoruz. Ayrıca sanayide görevli teknik kişiler Enis Burkut’u önemsiyor, makalelerimi takip ediyor, eğitimci olarak davet ediyor. Su&Çevre: Yarım asra yakın mühendislik geçmişiniz var ve 30 yıldır da Burkut firması dolayısıyla su ile meşgulsünüz... Özetlemek zordur ama o günlerden bugünlere özel sektörde, endüstride, son tüketicide, teknolojide ve kamu kurumlarının yaklaşımlarında ne değişti, değişiyor? Enis Burkut: 47 yıldır mühendislik yapıyorum ve bunun 30 yılı “su” alanında geçti. Türkiye için 47 yıl, 30 yıl çok uzun süreler. Bu süre içinde ülkemiz çok değişti, sanayileşti. Eskiden ithalat yasaktı ve her şeyi kendimiz “sıfırdan” imal etmek durumundaydık. Çok zaman kaybediyorduk ve eksik-yanlış işler yapıyorduk. Bugün artık ülkemizde her şey var ve doğru işler yapmak kolaylaştı. Eskiden kuyu suyunu kuyudan çıktığı gibi, filtre dahi kullanmadan kullanan sanayicimizin artık “su kalitesi” hakkında bir fikri var; ucuza kaçarak yanlış cihazlar satın alsa da hiç olmazsa suyunun kalitesini düzeltme çabası içinde. Su arıtma işlerine başladığımda müşteri bulmakta zorluk çekiyordum. Avrupa ve ABD’den aldığım eğitime göre gıda fabrikalarını ziyaret edip, kullandıkları suyun kaliteli olması konusunda onların dikkatini çekmeye çalışırken, o işletmelerdeki yetkililer uzun zamandır kuyu suyu kullandıklarını ve suyla ilgili hiçbir sorunları olmadığını beyan ediyorlardı. Çünkü o dönemlerde ihracat yoktu ve ülkemiz halkı önüne ne konursa onu yiyordu. Bir kişinin sağlık sorunu olduğunda yediği gıdadan olabileceği aklına gelmiyordu. İhracatın hızlanmasıyla Avrupa’dan donmuş gıda, konserve, hatta makarna gibi ürünlerin iadesi başladı. Ürünü iade olan işletmeler benim öğütlerimi hatırlayıp beni bulmaya çalıştılar. Dediğim gibi, ihracat su arıtma işinin artmasına sebep oldu. ![]() Burkut, ABD’de 8 yıldır kullanılan GEM (GAS ENERGY MIXING) sistemini ülkemize kazandıracak Su&Çevre: Su sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorunlar ve çözüm yolları nelerdir? Enis Burkut: Önü açık bir sektör olduğu düşünüldüğünden, kafası “ticarete yatkın” pek çok kişi bilgiyle değil, “tüccar zihniyeti” ile bu sektöre girdi. Bu durum rekabetin çok artmasına ve teknik çalışmanın çok azalmasına sebep oldu. Ülkemizin sanayi tecrübesi az olduğu için su arıtma cihazların ucuzu satın alındı ve bu tüccar zihniyeti destek gördü, fakat “ucuz etin yahnisi olmaz” atasözü hep doğru çıkıyor ve “ucuz cihaz” ve “ucuz sistem” satın alanlar işletmelerinde sorunlar yaşayarak bu “ucuz” satın alışı çok pahalıya ödüyorlar. Sonuçta müşteri kaybediyor, “ucuz değil, doğru” cihaz temin etmeye çalışan bizler de kaybediyoruz. Kazanan tüccar zihniyeti oluyor. Su arıtma sektöründe bu konuda eğitim almış çalışan kişi bulmak oldukça zor. Meslek liselerinde ve üniversitelerde sektörümüzle ilgili bölüm yok. Sektörümüzün bir derneği, birliği de yok. Her yeni sektörde olduğu gibi bu sektörde de birçok firma kuruluyor ve bu firmalar müşterileri çok zor durumlarda bırakıyorlar. Birçok işletmede atıl, ilk günden beri çalışmayan cihazlar mevcut. Sanıyorum çözüm zamanla oluşacak milli tecrübe. Yani zaman ilerledikçe, yani yanlış mal satın alıp kötü sonucunu gördükçe sanayicimiz ve sanayide çalışan teknik kadro tecrübelenecek, sonunda doğru malı satın almayı öğrenecekler. ABD şirketleri Türkiye şirketlerinden çok yıllar önce sanayiye başladığı için artık işi öğrenmişler. Önce piyasayı çok iyi inceliyorlar, kendilerine bir çözüm ortağı, ucuz malı aramayıp, doğru malı satın alıyorlar. Bu görüşü destekleyen bir İngiliz atasözü vardır: “Ucuz mal satın alacak kadar zengin değilim”. Sanayimizin yeni ve tecrübesiz olmasından kaynaklanan bir sorun kaynağı da, işletmenin hakikaten ihtiyacı olan su arıtma konusunun çoğu kez yatırım listesine alınmaması. Tam işletme devreye gireceği sırada birisi, “Hani bu suyun filtresi ve arıtması?” şeklinde bir soru soruyor. Son dakikada yatırım parası da kalmadığı için önlerine çıkan en ucuz ve uygun olmayan bir şeyler satın alınıyor. Hatta su arıtma sistemi için sanayi tesisi içinde yer ayrılmadığı için mevcut boş yerin ölçülerine göre düşük kapasitede cihazlar da satın alınabiliyor. Çözüm ne? Bence “Zaman”. Yani hayat tecrübesi... ![]() Donmuş gıda üreten bir sanayi tesisi için proses suyu sistemi Su&Çevre: Su sektöründe teknoloji ne yönde ilerliyor? Teknoloji ve kullanımıyla ilgili öngörüleriniz nelerdir? Enis Burkut: Dünya üzerinde su her geçen gün daha çok önemseniyor. Diğer taraftan sağlık ve birçok sanayi sektörü mümkün olduğunca saf ve hijyenik su kullanımına dönüyor. Bu sebeple su sektörü de bu iki anlayışa paralel olarak gelişiyor. Biz bu konularda zaten dersimizi çok önce çalıştık ve hijyenik su üreten, az su harcayarak kendini temizleyen teknolojileri üretiyoruz veya ithal ediyoruz. Dünyadaki yeni teknolojileri ülkemize taşıyoruz. Ancak sanayi tecrübesinin az olması nedeniyle bu yeni teknolojileri hayata geçirmek zaman alıyor. Örneğin 2014 içinde ABD’de kullanılan iki yeni teknolojinin eğitimini ve satıcılığını aldık, bakalım bunları ne zaman uygulayabileceğiz... ![]() Burkut’un, Türkiye’nin önemli bir saf bakır tesisi için hazırladığı proses suyu hazırlama sistemi 3 değişik kalitede su üretiyor Su&Çevre: Su arıtma cihazları satın alımında sizce hangi yanlışlar yapılıyor? Enis Burkut: Günümüzde su arıtma konusunda ürün türü ve bilgi o kadar çok ki, iyi ile kötü ayıklanamaz hale geldi. İnternetin gelişmesiyle hemen hemen doğru veya yanlış her bilgiye internet üzerinden ulaşabiliyoruz. İşin kötüsü, bilginin hangisi doğru, hangisi yanlış, bunu anlayan ancak bizim gibi uzmanlar. Bu durumda insanlar tabiri caizse kendi kendilerinin doktorluğunu yapar ve ilaç yazar haldeler. Tabii olumlu ve olumsuz sonuçlarına da katlanmak durumunda kalıyorlar. Bu sebeple sanayimiz, su arıtma cihazı hurdalığı oluyor. Sanayide tecrübeli olan ülkelerin satın almacıları cihaz fiyatını en son soruyorlar; öncelikle “İşletme maliyeti nedir?”, “Kendini temizlerken ne kadar su atar?”, “Hangi yedekler gerekli?”, “Bu yedekleri biz mi stoklayacağız, yoksa sizin stoğunuzda var mı?”, Ne sıklıkta teknik servis gerektirir?” “Bizi eğitirseniz kendimiz teknik servisi yapabilir miyiz?” gibi soruları soruyorlar. Bizde ise durum daha farklı... Mesela müşteri, 20 sayfa teklifin sayfalarını çevirip fiyat kısmını bulur, fiyata bakar ve fiyat kendi kanaatıne göre yüksekse teklifi okumaz bile. İşte böyle durumlarda, az önce anlattığım gibi satın alma yanlışlığı yapılıyor ve sanayimiz kaybediyor. Çözüm nedir? Çözüm, “zaman” ile “sanayi tecrübesinin oluşması” ve sanayinin bir arıza sebebiyle birkaç saat duruş maliyetinin, her tür ucuz maldan kat kat daha pahalı olduğunun farkına varması. İlginizi çekebilir... ETA Ekipman Genel Müdürü İbrahim Yazıcı: "Yarının Beklentilerini Karşılayacak Teknolojiler için çalışıyoruz"Dergimizin sorularını yanıtlayan ETA Ekipman Genel Müdürü İbrahim Yazıcı, firma olarak yalnızca bugünün ihtiyaçlarına deÄŸil, yarının beklentilerine de... AKATED Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Yasın Torun: "Avrasya Su Fuarı: Suyun GeleceÄŸi için Teknoloji ve Bilgi BuluÅŸması"Altyapı ve kazısız teknolojiler derneÄŸi (AKATED) Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Yasin Torun, 5-6 kasım 2025 tarihlerinde düzenlenecek Avrasya Su Fuarı'nın... Su ve Atık Suya Yaklaşımda Ökotek ile Yeni PerspektiflerÖkotek Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Åžebnem Aybige Barlas, döngüsellik ve deÄŸer artırımının kendileri için büyük önem taşıdığını belirterek, upcycling kavram... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.