BIODESULF
HANASU
SAKA ARITIM

Prof. Dr. Nejat Veziroğlu Hocanın çağrısı...

SUNUŞ
15. Sayı (Temmuz Ağustos 2007)

Geçtiğimiz Haziran ayında Dünya Hidrojen Enerji Konseyi Başkanı ve Miami Üniversitesi Temiz Enerji Araştırma Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Nejat Veziroğlu bir çağrıda bulundu. 9 siyasi parti genel başkanına bir mektup yollayarak, seçim sonrası kurulacak hükümette, hidrojen konusunun gündeme alınmasını istedi. Ancak çağrısına en ufak bir geri dönüş alamadı.
"ABD eski Başkanı Bill Clinton’a mektup gönderirdim ve bir hafta sonra yanıt gelirdi. Ama bizim siyasilerden, önerinize teşekkür ederiz yanıtı dahi gelmedi".

Değerli Hocamız İstanbul’da kurulmasını Birleşmiş Milletler’e bile kabul ettirdiği hidrojen araştırmaları merkezi için yer talebine de yanıt alamadı. Konun önemini yaptığı açıklamalarla sürekli gündeme getiren Hocamızın bu çağrısını biz de iletelim, tekrar duyuralım istedik. Söylediklerine kulak verecek, destek olacak birileri çıkar diye...

Veziroğlu Hoca çağrısında şunları söylüyor;

"Petrol, doğalgaz ve kömür ithalatı için geçen yıl 35 milyar dolar harcadık. Hidrojene geçip birincil enerji kaynaklarımızı kendimiz üretirsek, dışarıya enerji ithalatı için döviz çıkmayacak. Enerjiden kaynaklanan cari açık kapanacak. Çevremiz temizlenecek. Ve petrol, kömür gibi fosil yakıtların çevreye verdiği yılda 50 milyar dolarlık zarardan tasarruf etmiş olacağız. Şimdiden bir plan dahilinde hidrojen enerjisine geçmek için program hazırlarsak, ticari olarak 2010-2011’de hidrojen üretimine başlayabilir, 2040’larda bütün enerjimizi hidrojen olarak Türkiye’de üretebiliriz. Hatta üretimin fazlasını Avrupa’ya ihraç edip, döviz kazanabiliriz. Tüm bunların gerçekleşebilmesi için iktidara gelecek olan hükümetin, Hidrojen Enerjisi Kurumu oluşturarak, teşvikler vermesi, kanunlar çıkarması lazım".

Hidrojenin dünyanın yeni enerji kaynağı olacağını sadece Değerli Hocamız değil, tüm dünya söylüyor. Hidrojen konusunda gerçekten ne yapıyoruz? Bekleyip görelim mi diyeceğiz? Hele birileri hidrojene geçsin, biz de bakarız mı diyeceğiz. Bakar dururuz da sonra durum biraz karışabilir... Hoca, Türkiye’nin hidrojene mutlaka gelişmiş ülkelerle birlikte geçmesi gerektiğini söylüyor.

"Dünya geçsin, sonra onlardan alırız dersek, onların ekonomik seviyesine ulaşmamız imkansızlaşır. Ancak derhal hidrojen enerjisine geçmeye başlarsak AB ile aramızdaki yıllık gelir uçurumu da giderek azalacak ve 2065 yılında tamamen yok olacak".

Yeni enerjiye geçişte Amerika, Japonya, Almanya gibi gelişmiş ülkeler ciddi teşvikler sağlamaya çoktan başladılar bile. Amerika’da otomobil almak isterseniz, normali 25 bin dolar iken 30 bin dolarlık hidrojenlisini seçerseniz; hükümet, aradaki farkı ya ödüyor ya da vergiden düşüyor.

Bu sefer de geç kalmayalım, işler karışmasın diye, Hocamızın çağrısını yineledik

Umarız çağrılar yerine ulaşır...

Serpil Yavuz

serpilyavuz@dogayayin.com

 

İlginizi çekebilir...

Kuraklığın Enerji ve Çevre Üzerine Etkileri

İklim değişikliğinin yol açtığı olumsuzluklar artık çok daha sık hissediliyor....
11 Kasım 2025

Verimsizlik...

Ülkemizin birçok şehrinde düşük yağışlar nedeniyle yaşanan kuraklık, artık kaygı verici bir boyutu aşarak korkutucu bir hal almaya başladı....
7 Ekim 2025

Çare Deniz Suyu Değil, Verimli Kullanım

Türkiye artan kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Bu noktada, deniz suyunun arıtılması (desalinasyon) sıkça gündeme geliyor....
8 Eylül 2025

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & Doğalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeşilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü Kataloğu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü Kataloğu
  • Yalıtım Sektörü Kataloğu
  • Su ve Çevre Sektörü Kataloğu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.