Dergimizin Kasım 2025 tarihli 208. Sayısında yer alan Türkiye Belediyeler Birliği’nin “ATIK SU SORUN ALANLARI VE GELİŞİM ÖNERİLERİ Ege Bölgesi -İzmir-Muğla-Aydın” raporunun sayfa 41’deki “1.9. Sanayi Atıklarının Çevresel Etkileri ve Su Kirliliği” başlığındaki metne itiraz olarak, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi tarafından gönderilen açıklamayı aynen yayımlıyoruz.
"Su ve Çevre Teknolojileri adlı derginin 01.11.2025 tarihli nüshasında 43. Sayfasında ve dergiye ait internet sitesinde “Sanayi Atıklarının Çevresel Etkileri ve Su Kirliliği” başlığı altında yer alan, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) hakkında yayımlanan haber içeriğinde, atık sularının arıtma sürecine almadan doğrudan körfeze deşarj ettiğimize ilişkin asılsız ve mesnetsiz iddialar yer almaktadır. Kamuoyunu yanlış yönlendiren bu tür haberleri düzeltme ve halkımızı doğru bilgilendirme gereği doğmuştur.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB), 1993 yılından bu yana tam donanımlı altyapıya sahip, çevreye duyarlı üretim ve sürdürülebilir sanayi anlayışını benimsemiş bir organize sanayi bölgesidir. Bölge sınırlarımızda yer alan Atık Su Arıtma Tesisimiz, hem Türkiye’deki ilk atık su arıtma tesisi olma özelliğinde hem de ileri biyolojik ve kimyasal arıtma süreçleriyle çalışan, Ege Bölgesi’nin en modern tesislerinden biridir. Arıtılmış sular hiçbir şekilde doğrudan körfeze verilmemekte; tüm deşarj işlemleri, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın gözetiminde, sürekli izleme sistemleriyle yasal kriterlere uygun biçimde yürütülmektedir. Bu nedenle, yayımlanan haberde yer alan “arıtmasız doğrudan körfeze deşarj” iddiası teknik, hukuki ve fiilî olarak tamamen gerçek dışıdır.
• İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Atık Su Arıtma Tesisimizin deşarjı, 2018 yılından bu yana T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen Sürekli Atık Su İzleme Sistemi (SAİS) ile 7/24 online olarak izlenmektedir. SAİS kapsamında arıtılmış atık sudan 1–15 dakikada bir numune alınmakta, analiz sonuçları anlık olarak Bakanlık sistemine iletilmektedir. Yapılan tüm ölçümler ve raporlanan veriler, arıtma çıkışının mevzuatta belirlenen kriterlere uygun olduğunu göstermektedir.
• Bakanlık yetkilileri tarafından üç ayda bir gerçekleştirilen Bütünleşik Karşılaştırma Testleri (BKT) ile hem SAİS sisteminin doğruluğu hem de arıtma tesisi çıkışının Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’ndeki deşarj standartlarına uygunluğu teyit edilmektedir. Bu rutin denetimlerin tamamında tesisimizin deşarj parametrelerinin yasal sınırlar içinde olduğu belirlenmiştir.
• 8 Kasım 2024 tarihinde Çevre Referans Laboratuvarı gezici ekipleri; 20 Kasım 2024 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü ekipleri tarafından gerçekleştirilen analizler ve BKT sonuçları, arıtma tesisimizin standartlara uygun olduğunu onaylamıştır.
• Basında yer alan son iddiaların ardından 22 Kasım 2024 tarihinde Bakanlık ekipleri tesisimizde habersiz denetim yapmış; arıtma çıkış suyu ile deşarjın gerçekleştiği dere yatağından alınan numuneler analiz edilmiştir. Bu analizlerin tümü, tesisimizin çevresel mevzuata uygun çalıştığını teyit etmiştir.
• Bakanlık analizlerine ek olarak, tesisimizden alınan şahit numuneler Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Ölçüm Laboratuvarı’nda incelenmiş ve sonuçlar arıtma tesisimizin yasal standartlara uygun olduğunu desteklemiştir.
İAOSB olarak çevreye ve bulunduğumuz bölgeye karşı taşıdığımız sorumluluk bilinciyle; çevresel sürdürülebilirlik ve doğa koruma çalışmalarımızı titizlikle sürdürmekteyiz. Bu kapsamda ileriye dönük büyük bir adım olan "İAOSB Arıtılmış Atık Suyun Geri Kazanımı ve Yeniden Kullanımı Tesisi" projemizi hayata geçiriyoruz. Projemiz ile:
• Arıtma tesisi çıkışından alınacak suyun günlük yaklaşık %50’sinin ileri arıtma sonrası sulama ve proses suyu olarak geri kullanılması hedeflenmektedir.
• Bu uygulama sayesinde İzmir su şebekesine yıllık yaklaşık 2 milyon m³ su katkısı sağlanacak, su kaynaklarının korunmasına ve tarımsal/çevresel sürdürülebilirliğe katkı verilecektir.
• Proje, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda, Dünya Bankası finansmanlı Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi kapsamında sağlanan kredi desteği ile yürütülmekte olup, inşaat çalışmaları hızla devam etmiş proje tamamlanma aşamasına gelinmiştir.
Ayrıca, İAOSB olarak sıfır atık hedefini büyük ölçüde gerçekleştirmiş bir organize sanayi bölgesi konumundayız. Bu başarı; tesislerimizde uyguladığımız atık azaltma ve geri kazanım yöntemleri, endüstriyel atıkların kaynağında ayrıştırılması ile termal kurutma tesisimizde bertaraf edilen ve/veya enerji geri kazanımı sağlanan atıklarımız sayesinde mümkün olmaktadır. Dekantör ve Termal kurutma tesisimiz, atıksu arıtma prosesleri sonucunda oluşan arıtma çamurlarının hacmini azaltırken, kontrolsüz çevresel boşaltımları engelleyen modern emisyon kontrol teknolojilerine sahiptir.
Bunun yanında çok yakında hayata geçireceğimiz Arıtılmış Atıksu Geri Kazanım Tesisi ile atık su kaynaklı çevresel riskleri minimize ediyor; arıtılmış suyu sanayi proseslerinde ve yerel sulama uygulamalarında kullanım döngüsüne kazandırıyoruz. Bu iki ileri teknoloji yaklaşım, İAOSB’nin yalnızca atık yönetiminde sorunları azaltmakla kalmayıp aynı zamanda su verimliliğini artırmasına ve bölgesel su kaynaklarının korunmasına önemli katkılar sunmaktadır.
İAOSB, çevresel teknolojiler ve ileri arıtma çözümleri alanındaki yatırımlarla çevreyi ve su kaynaklarını kirletmek bir yana, su kalitesini iyileştirmeye ve su kullanımını optimize etmeye odaklanmıştır. Tesislerimizde kullanılan ileri arıtma teknikleri, geri kazanım ve dönüşüm projeleri (ilerleyen çalışmalarda uygun teknik ve mevzuat izinleri alındığında) deniz suyunun geri kazanımı veya denize etki eden kirlilik yüklerinin azaltılması yönünde katkı verebilecek kapasiteye yönelik çalışmalarla desteklenmektedir.
Sonuç olarak, İAOSB Atık Su Arıtma Tesisimiz; mevzuat, Bakanlık denetimleri ve bağımsız laboratuvar analizleri tarafından belgelenmiş ve doğrulanmış bir şekilde yasal kriterlere uygundur. Kurumumuz, çevresel performansını artırmak ve şeffaf iletişimi güçlendirmek amacıyla denetim ve iyileştirme çalışmalarına devam edecektir.
Kamuoyunu yanıltıcı, teyitsiz veya eksik bilgiler üzerinden yapılan haberlerin yol açabileceği haksız kamu algılamalarının önüne geçilmesi önemlidir. Bu tür asılsız haberlerin devam etmesi halinde İAOSB olarak yasal haklarımızı kullanacağımızı saygıyla bildiririz."