Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 208. Sayı (Kasım 2025)

AYDA BİR YAYINLANIR • KASIM 2025 YIL: 20 • SAYI: 208 • 120 TL. • ISSN 1305-5305 www.suvecevre.com

Türkiye O-PVC Boru EN İLERİ O PVC ÇÖZÜMLERİ Büyük Projeler, Büyük Borular Gerektirir. www.molecor.com.tr | info@molecor.com | T: +34 911 337 090 | T: 90 (232) 375 15 69 Daha fazla bilgi! Dünyanın ilk ve tek O-PVC bağlantı parçaları Uyumlu, sağlam ve verimli bu bağlantı parçaları, güvenilir ve sürdürülebilir bir şebeke kurmak için her türlü PVC boruyla birlikte sorunsuzca kullanılabilir. DN110 ila DN400 mm arasında değişen çap PN16 Orta ve yüksek basınçlı şebekelerde üstün performans, hafif, yüksek hidrostatik ve darbe dayanımı, korozyona karşı bağışıklık, tamamen su sızdırmaz ve maksimum süneklik (düktilite). TOM® içme suyu, sulama ve yangın suyu şebekeleri için en akıllıca seçimdir. DN90 ila DN1200 mm arasında değişen çap PN12,5, 16, 20 ve 25 bar

2 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 KASIM 2025 • SAYI: 208 • www.suvecevre.com IÇINDEKILER Kuraklık ve Buharlaşma HES'leri Vurdu Mustafa Öztürk / MNE Proje 52Makale ALP KOMPOZİT 9 AQUA PROSES 27 ARBİOGAZ 43 ARMAPLAST 5 ARTİMA Ö.K. ATECH 55 B2B MEDYA A.K.İ. BİODESULF 25 BÜRKET 39 CENTRIPLUS 21 COŞKUN 33 DORA 59 ETA 23 GİF-AIROX 37 GREENHYDRO 19 HANASU 53 HAUS MAKİNA 47 İDEAL MAKİNA 1 JUMO 51 KAZANCI ÇEVRE A.K. MEMBRANICS 17-29 META 35 MOLECOR Ö.K.İ POLAT 57 RANK TEKNOLOJİ 11 REDCO 15 SAKA 45 SAYSU 7 SEYAD 61 SİGMA EKİPMAN 31 SİSDOZ 49 TEKNİK ARITMA 13 VEGA 41 REKLAM İNDEKSİ Avrupa'nın Çevre Durumu İyi Değil Doğaya Yönelik Tehditler ve İklim Değişikliğinin Etkileri En Önemli Sorunlar Avrupa Çevre Ajansı 44 Rapor Sıfır Deşarj Hedefi Arıtma Teknolojileri, Belgelendirme Süreçleri ve Regülasyon Uyumu Dilek Aşan Taksim Danışmanlık Hizmetleri Kurucu Genel Müdürü Global Raporlama Uzmanı 28 Çevre Domates Endüstrisinde Makineli Hasat ve Çevre Sorunları Fehmi Erbaş 24 Konuk Yazar 04 Haber ABB'nin Değişken Hızlı Sürücüsü Yarım Asırdır Verimliliği Zirveye Taşıyor 50 Ürün 20Söyleşi VEGA Türkiye Su Sektörü Sorumlusu Barış İriilter: “Seviye ve Basınç Ölçüm Teknolojilerinde Liderliği Hedefliyoruz” Atık Su Sorun Alanları ve Gelişim Önerileri Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) 32 Rapor

3 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 EDITÖRDEN İklim değişikliğinin yol açtığı olumsuzluklar artık çok daha sık hissediliyor. Bu durum, hidroelektrik santrallerini (HES) kuraklık ve buharlaşma riskiyle karşı karşıya bırakmış durumda. Küresel ısınmanın etkisiyle artan buharlaşma ve azalan su kaynakları, barajlı HES’lerde elektrik üretimini olumsuz etkiliyor. Prof. Dr. Mustafa Öztürk tarafından kaleme alınan makale, HES’lerin mevcut durumunu kapsamlı biçimde ortaya koyuyor. Okumanızı öneririm. İklim değişikliği sadece ülkemizi değil, Avrupa Birliği ülkelerini de derinden etkiliyor. Avrupa Çevre Ajansı’nın yayımladığı son rapor, Avrupa’nın genel çevre durumunun iyiye gitmediğini, doğanın bozulma, aşırı kullanım ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. 38 ülkeyi kapsayan raporda Türkiye’ye ilişkin özel bir bölüm de yer alıyor. Dergimizde, bu raporun detaylarını ve Türkiye için hazırlanan kısmı sizlerle paylaştık. Bir diğer önemli çalışma ise Türkiye Belediyeler Birliği tarafından hazırlanan “Atık Su Sorun Alanları ve Gelişim Önerileri Raporu.” Rapor, Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerindeki kıyı şehirlerinin atık su yönetimi konusundaki mevcut durumunu ayrıntılı biçimde değerlendiriyor. Belediyelerin karşılaştığı teknik, idari ve finansal zorlukları somut verilerle ortaya koyan rapor, yalnızca tespitlerle sınırlı kalmayıp altyapı yatırımlarından su geri kazanım projelerine, mevzuat düzenlemelerinden finansal teşvik mekanizmalarına kadar geniş kapsamlı çözüm önerileri sunuyor. Bu raporu üç bölüm halinde dergimizde yayımlayacağız. İlk olarak Ege Bölgesi’ne ilişkin verilerin yer aldığı bölümü bu sayımızda bulabilirsiniz. Söyleşi sayfamızın bu sayıdaki konuğu ise Vega Türkiye Su Sektörü Sorumlusu Barış İriilter oldu. Türkiye’de sanayi tesislerinde artan otomasyon ve dijitalleşme ihtiyacına dikkat çeken İriilter, bu gelişmelere paralel olarak seviye ve basınç ölçüm teknolojilerinde liderlik hedeflediklerini vurguluyor. En derin saygılarımla. KURAKLIĞIN ENERJI VE ÇEVRE ÜZERINE ETKILERI TAYFUN AYDIN tayfunaydin@b2bmedya.com Kuruluş Tarihi 2005 Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. Adına İsmail Ceyhan ismailceyhan@b2bmedya.com Akademik Danışmanlarımız Prof. Dr. Nuri Azbar Prof. Dr. Hulusi Barlas Prof. Dr. Ekrem Ekinci Prof. Dr. Erdem Görgün Prof. Dr. Selahattin İncecik Prof. Dr. Güçlü İnsel Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu Prof. Dr. Cumali Kınacı Prof. Dr. Mustafa Öztürk Prof. Dr. İdil Arslan Alaton Prof. Dr. Hüseyin Günerhan Yayın Danışmanlarımız Tolga Hikmet Balta Enis Burkut Dr. Mete Gerçek Dr. Merih Kerestecioğlu Ufuk Malak Yazı İşleri Tayfun Aydın tayfunaydin@b2bmedya.com Reklam Emine Aktaş emineaktas@b2bmedya.com Tel: 0536 060 02 71 Abone abone@b2bmedya.com Grafik grafik@b2bmedya.com Baskı ve Cilt Şan Matbaa Tel: 0212 289 24 24 Yayınlayan Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. Fikirtepe Mah. Rüzgar Sok. Şua Elite Consept Sitesi 44A A1 Blok K: 1 D: 48 34720 Kadıköy-İstanbul/Türkiye Tel: 0216 651 78 78 www.suvecevre.com www.b2bmedya.com info@b2bmedya.com Fiyatı: 120 TL. © 2025 Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. ISSN: 1307-9204 Ayda bir yayımlanır. Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır. Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır.

4 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER AQUA PROSES’TEN YERLI VE MILLI ÜRETIM GÜCÜ VEFA POZITIF DEPLASMANLI BLOWER Su ve atık su arıtma sektörüne geçtiğimiz yıl hızlı bir giriş yapan Aqua Proses, ekibinin sektörde uzun yıllara dayanan tecrübesi ve bilgisi ile yalnızca ürün tedarik eden bir firma olmanın ötesine geçerek, yerli mühendislik gücüyle geliştirdiği çözümlerle sektöre katma değer kazandırmaya devam ediyor. Bu vizyonun en güçlü örneklerinden biri olan VEFA marka Pozitif Deplasmanlı Blowerlar, yerli ve milli üretim altyapısıyla tasarlanmış bir ürün olarak öne çıkıyor. Dayanıklı yapısı, enerji verimliliği ve güçlü akustik kabin tasarımı sayesinde minimum ses seviyesi özellikleriyle öne çıkıyor, hem resmi projelerde hem de endüstriyel tesislerde kalitesinin yanında uzun ömürlü ve güvenilir bir performans sunuyor. Atık su arıtma tesislerinde kum ve yağ tutucu ünitelerine hava transferi ve biyolojik arıtma arıtma ünitelelerindeki havalandırma havuzlarına oksijen transferi amacıyla kullanılan VEFA Blowerlar, aynı zamanda içme suyu arıtma tesislerinde filtre geri yıkama ünitelerinde, pnömatik taşıma, kurutma sistemlerinde ve çeşitli endüstriyel proseslerde verimli şekilde kullanılıyor. TEKNIK ÖZELLIKLER • 7.000 m³/saat hava kapasitesine ulaşabilen yüksek performans • Mbar’a kadar çalışma basıncı • 3 loblu blower gövde tasarımı • IE3- IE4 verimlilik sınıfına sahip elektrik motorları • Güçlü akustik kabin yapısı sayesinde düşük ses seviyesi • Yüksek verimlilik, hafiflik ve kompakt tasarım • Dayanıklı ve uzun ömürlü, • Forklift veya vinç ile kolay taşınabilme imkanı VEFA markası, Aqua Proses’in yerli üretimdeki kararlılığını, mühendislik kabiliyetini ve sürdürülebilir sanayi vizyonunu temsil ediyor. Şirket, geliştirdiği her çözümle ve güçlü tedarikçileri ile Türkiye’nin mühendislik potansiyelini küresel ölçekte görünür kılmaya devam ederken, yalnızca ekipman değil; güven, teknoloji ve sürdürülebilirliği bir arada sunmayı hedefliyor. n

1986’dan günümüze... KOKU GİDERİM VE BİYOGAZ TEKNOLOJİLERİ • Biyolojik Koku Giderim Üniteleri • Biyolojik Desülfürizasyon • Kimyasal Scrubberlar • Aktif Karbon Filtreler • Özelleştirilmiş Çözümler • GRP Kapama • GRP Hava Kanalları • GRP, PP, Paslanmaz Fan ve Kabin • Çevre Dostu Yenilikçi Teknolojiler • Özel Çözümler • Uzman Ekip • Müşteri Memnuniyeti • Proses, Mekanik ve Yapısal Tasarım • Üretim, Montaj • Devreye Alma • İşletme Merkez Ofis Küçükyalı İş Merkezi 76/A No: 7/2 Maltepe - İstanbul / Türkiye Tel: +90 216 759 61 49 Fabrika Cumhuriyet Mah. İstanbul Cd. No: 7/9 Gebze - Kocaeli / Türkiye Tel: +90 262 754 61 49 info@armaplast.com.tr www.armaplast.com.tr Çevre Teknolojileri

6 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER WILO, SÜRDÜRÜLEBILIRLIK PERFORMANSIYLA DÜNYANIN EN İYILERI ARASINDA Wilo, sürdürülebilirlik alanındaki kararlı çalışmalarıyla üst üste dördüncü kez EcoVadis tarafından en yüksek derece olan Platin Madalya ile ödüllendirildi. Böylece Wilo, EcoVadis tarafından değerlendirilen 150.000’den fazla işletmenin yalnızca %1’lik seçkin grubunda yer aldı. Wilo, 2025 EcoVadis değerlendirmesinde 88 puana ulaşarak geçtiğimiz yıla göre performansını yükseltti. Bu başarıda tedarik zinciri ve risk yönetimindeki iyileştirmeler ile küresel sağlık yönetimine yapılan yatırımlar etkili oldu. Dortmund’daki merkezde 2026 yılında açılacak Health Cube sağlık merkezi ve Scope 1 ile Scope 2 emisyonlarında kaydedilen ilerleme, şirketin sürdürülebilirlik vizyonunu somutlaştırıyor. Ayrıca Wilo, 2018’de verdiği söz doğrultusunda 2025 sonunda tüm 16 yeşil fabrikasında karbon nötr hedefini hayata geçirerek sektördeki öncülüğünü bir kez daha kanıtlıyor. Wilo Grubu Başkanı ve CEO’su Oliver Hermes ödüle dair, “EcoVadis’ten aldığımız platin madalya bize büyük bir gurur veriyor. Bu ödül, sürdürülebilirlik yaklaşımımızın bir söylem olmadığını, somut etki yarattığını ortaya koyuyor. Bugün sürdürülebilirlik, iş ortaklarımızla paylaştığımız gerçek bir rekabet avantajına dönüştü” şeklinde konuştu. Çevre duyarlılığı, çalışma koşulları, etik ve sürdürülebilir kaynak kullanımı gibi birçok kriterin değerlendirildiği EcoVadis tarafından ödüllendirilen Wilo, kapsamlı sürdürülebilirlik stratejisi olan ‘Creating, Caring, Connecting’ hedeflerinin çıktılarına bir yenisini daha ekledi. Wilo, bu vizyon doğrultusunda sürdürülebilirliği tüm kurumsal stratejisinin merkezine koyuyor. Teknolojiyle karbon azaltımı ve temiz suya erişim sağlayan marka, çevre ve toplum için sorumluluk üstleniyor ve güçlü uluslararası iş birlikleriyle küresel ölçekte etki yaratıyor. Wilo Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve CTO’su Georg Weber ise şu değerlendirmeyi yaptı: “2018’de tüm 16 yeşil fabrikamızın 2025 yılına kadar karbon nötr olacağına söz vermiştik. Bu yılın sonunda bu taahhüdümüzü yerine getiriyoruz ve bu bizim için gerçek bir dönüm noktasıdır.” Wilo Türkiye Genel Müdürü Duygu Erdem ise şunları ekledi: “Türkiye’de yürüttüğümüz projelerde sürdürülebilirliği bir hedef değil, iş yapış biçimimizin temel unsuru olarak görüyoruz. Üretim süreçlerimizden tedarik zincirimize kadar her aşamada çevresel etkileri azaltmaya odaklanıyoruz. Çalışanlarımızı kapsayan farkındalık programlarımız ve yerel iş birliklerimizle de bu yaklaşımı toplum genelinde yaygınlaştırmaya önem veriyoruz. EcoVadis’ten alınan platin madalya, tüm ekibin katkılarıyla elde edilmiş ortak bir başarıdır.” n

HABERLER PALANDÖKEN'DE SU KARDEŞLIĞI ZIRVESI DÜZENLENDI Türkiye Temsilcisi SAY SU ARITMA SAN. TIC. LTD. ŞTI. Maltepe Mah. Çiftehavuzlar Cad. No.1 Maltepe San. Sitesi 174 Topkapı-Zeytinburnu 34010 / İSTANBUL Tel : (0212) 244 44 13, 293 88 14, 576 40 79 - (0533) 787 84 17 Fax : (0212) 576 76 01 - info@saysu.com.tr - www.saysu.com.tr Erzurum Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi ESKİ, Türkiye genelinde yürütülen su verimliliği ve yönetim, kayıp-kaçak kapsamında düzenlenen Belediye Su Kardeşliği Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Palandöken Snowdora Ski Resort Hotels’de gerçekleştirilen toplantıya, kardeş belediyeler Ordu, Sinop, Rize ve Ardahan da katıldı. Toplantıda, suyun korunması, verimli kullanımı ve sürdürülebilir yönetimi konularında belediyeler arasında iş birliği yapılması kararlaştırıldı. Belediye temsilcileri, su kaynaklarının korunmasına yönelik ortak projeler ve iyi uygulama örnekleri üzerine görüş alışverişinde bulundu. ESKİ Genel Müdürü Remzi Ertek, toplantıya ilişkin değerlendirmesinde, Belediye Su Kardeşliği Projesi’ne verdikleri önemin ve kurumun bu alandaki vizyonunun altını çizdi. Ertek, küresel iklim değişikliğiyle birlikte su kaynaklarının azalmasının, yerel yönetimlerin daha stratejik ve bilinçli adımlar atmasını zorunlu kıldığını vurguladı. Ertek, Erzurum’un bu alandaki kararlılığını ve diğer belediyelerle iş birliği yapma iradesini ortaya koydu. Kayıp-kaçak oranlarının azaltılması ve su verimliliğinin artırılması konularında bir sunum yapan ESKİ Genel Müdürü Remzi Ertek, Belediye Su Kardeşliği Projesi’ne verdikleri önemi ve kurumun sürdürülebilir su yönetimi vizyonunu vurguladı. Küresel iklim değişikliğiyle birlikte su kaynaklarının azalmasının, yerel yönetimlerin daha stratejik ve bilinçli adımlar atmasını zorunlu kıldığını belirtti. Erzurum’un su yönetimi konusunda sadece altyapı değil, aynı zamanda eğitim ve bilinçlendirme alanında da öncü bir rol üstlendiğini gösteriyor. Genel Müdür Remzi Ertek, toplantıya katılan tüm misafirlere teşekkür ederek, suyun korunması için ortak çabanın önemine dikkat çekti. n

8 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER ABB'NIN YENI IE5 SYNRM MOTORLARIYLA YÜZDE 40 ENERJI TASARRUFU İsviçre merkezli otomasyon ve elektrifikasyon teknolojileri şirketi ABB, motor teknolojilerindeki yeniliklerine devam ediyor. Şirket, IE5 SynRM motor portföyüne 90, 100 ve 112 olmak üzere üç yeni küçük gövde boyutu ekledi. Bununla birlikte motor kapasitelerinin 0,75 kW ile 450 kW aralığını kapsayacak şekilde genişletildiğini açıkladı. Manyetik ve nadir toprak elementleri içermeyen motor çözümlerinde müşterilerine en geniş ürün portföyünü sunan ABB; bu motorları ile verimliliği, güvenilirliği ve sürdürülebilirliği de üst düzeye çıkarıyor. ABB’nin IE5 SynRM motorları, IE3 motorlarına kıyasla enerji kayıplarını yüzde 40’a kadar azaltarak kullanıcılarına önemli ölçüde enerji verimliliği sağlıyor. Örneğin, 90 kW’lık tek bir motor, 15 yıl içinde 59 bin 850 avro tasarruf sağlarken, aynı zamanda 71 bin 820 kilogram karbon emisyonunu da azaltabiliyor. Öte yandan ABB’nin SynRM motorları sayesinde yatırımın geri dönüş süresi çoğu zaman yalnızca 5 ay gibi kısa bir sürede gerçekleşiyor. 3600 RPM’ye kadar genişletilmiş güç ve hız seçenekleri ile IE5 SynRM motorlar; pompalar, fanlar ve kompresörler için ideal çözüm sunarken, ABB’nin değişken hız sürücüleriyle mükemmel bir uyum içinde çalışarak maksimum performans sağlıyor. ABB IEC LV Motorlar Başkanı Stefan Floeck, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Daha küçük motorlar genellikle yüksek hacimlerde ve termal performansın, hassas kontrolün ve kısmi yük altında yüksek verimliliğin kritik olduğu sürekli çalışma gerektiren veya kısıtlı alanlarda kullanılır. Genişletilmiş SynRM ürün portföyümüzle boyutu ne olursa olsun her motorun, müşterilerimizin üretkenliğini artırırken karbon emisyonları azaltmada rol oynamasını sağlıyoruz" ifadelerini kullandı. ABB SynRM motorları, ABB EcoSolutions™ portföyüne dahil edilerek müşterilere ürünlerin döngüselliği ve çevresel etkileri hakkında şeffaf bilgi sunuyor. Bu da işletmelerin daha bilinçli ve sorumlu seçimler yapmalarına olanak tanıyor. EcoSolutions™ portföyündeki ürünler, bağımsız olarak doğrulanmış Çevresel Ürün Beyanları (ISO 14025 Tip III) ile destekleniyor. IE5 SynRM motorlarındaki bu genişleme aynı zamanda, ABB’nin 90 kW üzerindeki SynRM modelleriyle ulaştığı IE6 “Hiper Verimlilik” hedefini de güçlendiriyor. En yeni teknoloji olan IE6 serisi motorlar, IE5’e kıyasla yüzde 20’ye kadar daha düşük enerji kaybı sunarak sektör için yeni bir enerji verimliliği standardı oluşturuyor. n

KOKU SORUNUNA KESİN ÇÖZÜMLER 15 senelik tecrübemiz, uzman ve tecrübeli kadromuzla Koku Giderim Sisteminden, Kapatma Sistemlerine ve Borulama Sistemlerine kadar bir çok ihtiyaca çözüm üretiyoruz.

10 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER ASAT’TAN SERIK’E 2 MILYAR 400 MILYON TL’LIK YATIRIM işlemleri yapıldı. Kullanım ömrünü tamamlamış pompa ve motorlar, daha verimli ve enerji tasarrufu sağlayan yeni sistemlerle değiştirildi. Ayrıca, Serik Karadayı Üretim ve Terfi Merkezi’nin devreye alınmasıyla içme suyu kapasitesi önemli ölçüde artırıldı. Vatandaşlara 7/24 kesintisiz içme suyu üretimi sağlamak amacıyla tesislerin tamamına jeneratör kurulumları gerçekleştirildi. Böylece olası elektrik kesintilerinde su arızalarında herhangi bir aksaklık yaşanmasının önüne geçildi. Belek, Kadriye ve Karadayı bölgelerinde yaklaşık 50 bin metre muhtelif çaplarda isale hattı yenilendi. Ayrıca otel parsel sınırları içerisinde kalan isale hatları ve sayaç panoları otel dışına çıkarılarak modernizasyon sağlandı. n Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, turizmin en önemli merkezlerinden biri olan Belek bölgesinin içmesuyu sorunlarını çözmek amacıyla kapsamlı bir yatırım gerçekleştirdi. Yaklaşık 2 milyar 400 milyon TL maliyetle hayata geçirilen çalışmalar tamamlanarak bölgenin içme suyu altyapısı tamamen yenilendi. Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, Serik’teki yatırımlarıyla ilçenin altyapı sorunlarına kalıcı çözümler üretmeyi sürdürüyor. Revize edilen mevcut içme suyu depoları ve tamamlanan yeni depolar sayesinde hem bugünün ihtiyaçları karşılanıyor hem de geleceğe dönük sağlam temeller atılıyor. Vatandaşların yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan bu yatırımlar, Serik’in modern ve sağlıklı bir kent olarak gelişimine büyük katkı sağlıyor. Çalışmalar kapsamında tüm terfi merkezlerinde revizyon ve izolasyon HASSA AKTEPE ATIK SU ARITMA TESISI YÜKSELIYOR Hatay Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü(HATSU), Hassa ilçesinde hayata geçirdiği “Hatay Aktepe Kanalizasyon Şebeke 2. Etap ve Atık Su Arıtma Tesisi Yapım İşi” projesinde inşa çalışmalarına tam gaz devam ediyor. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk’ün “Altyapısız Mahalle Kalmayacak” ilkesi ve Hatay’ın altyapısını geleceğini güçlü temeller üzerine kurmak ve ayağa kalkmasını sağlama hedefiyle yatırım hamlelerini ilin dört bir yanında sürdüren HATSU, Yatırım maliyeti 453.702.846,29 TL olan yatırım sayesinde Hassa’da uzun yıllardır süregelen atık su tahliye ve arıtma sorunlarına kalıcı şekilde çözümler geliştiriyor. Su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, çevrenin, tarım ve doğal yaşam alanları ile halk sağlığının korunmasında önemli rol alacak olan 3.300 m³ arıtım kapasiteli Aktepe Atık Su Arıtma Tesisi’nin 21.000 m² üzerinde hızla yükseldiğini belirten HATSU, Aktepe, Gülkent, Buhara, Küreci ve Ardıçlı mahallelerini kapsayan proje ile 73.000 metre kanalizasyon hattı imalatı yapılacağını aktardı. Ayrıca, 974 adet muayene bacası, 2.800 adet parsel bacası, çeşitli mekanik ve elektrik işlerinin de yapılacağı proje bölge halkının yaşam kalitesini daha da arttıracak. n

12 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER ASKİ GENEL MÜDÜRÜ AKÇAY: ANKARA’NIN ANA İSALE HATLARI GÜVENCEYE ALINDI ASKİ Genel Müdürü Memduh Aslan Akçay, bu altyapı çalışması ile Ankara’nın içme suyu ana isale hatlarının planlı ve hızlı müdahale ile güvence altına alındığını söyledi. Ankara’nın içme suyu ihtiyacının bir bölümünü karşılayan Kesikköprü Barajı’ndan 3 hat ile kente günde 530 bin metreküp su taşınıyor. Geçtiğimiz günlerde 2 ana boruda patlama meydana gelmesinin ardından ASKİ ekipleri, derhal müdahale ederek hatta onarım ve yenileme çalışması yaptı. Sahadaki yoğun çalışmaların ardından 7 Ekim 2025’te Ankara’nın su dağıtımı normale döndü. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, süreci bizzat sahada takip etti. ASKİ ekipleri, hatta yaşanabilecek yeni arızalardan kaynaklı olarak Ankara’da yeniden bir su kesintisi yaşanmaması için önlem alıyor. 8 Ekim 2025’te başlatılan 2. aşama çalışmalar kapsamında patlama riski taşıyan 700 metrelik CTP boru da çelik borularla değiştirildi. Döşenen çelik boruların bugün devreye alınması, Kesikköprü Barajı’ndan su temininde yaşanan aksaklıkları asgari seviyeye indirecek. Toplamda 2.4 kilometrelik risk taşıyan hat, 1 ay içinde 2 ayrı bağlantı programıyla yenilenmiş oldu. ASKİ Genel Müdürü Akçay, 22 Ekim 2025 tarihinde Kesikköprü Hattı’nda çalışmaların sürdüğü noktada basın mensupları ile bir araya gelerek önemli açıklamalarda bulundu. Akçay, 1,5 yıldır Ankara’da yaşanan kuraklık nedeniyle Çamlıdere ve Kurtboğazı Barajlarında su seviyelerinin düşmesine bağlı olarak Kesikköprü Barajı’ndan alınan su miktarının arttırıldığını belirtti. Akçay, Kesikköprü Hattı’nda yapılan çalışma ile Ankara’nın içme suyu ana isale hatlarının planlı ve hızlı müdahale ile güvence altına alındığının altını çizdi. Akçay, “Kesikköprü’den su temini için kullanılan CTP hatta biliyorsunuz 18 Eylül’de bir patlama meydana geldi. Gece gündüz çalışarak hattın bağlantısını 7 Ekim’de tamamladık. Ancak kısa süre sonra diğer hat da patladı. Tek hat üzerinden Ankara’ya su vermeye devam ettik. Bu 2 borunun bulunduğu bölgedeki yüksek basınç nedeniyle oluşabilecek yeni riskleri ortadan kaldırmak amacıyla bu hattı tamamen iptal edebilelim diye yeni bir 2200’lük çelik hattı döşemeye başladık. Bugün itibarıyla bu hattın bağlantısını bitiriyoruz. Bu bölgede artık bu nedenle oluşan arızaların tekrarlanması engellenecek. CTP borular, belirli basınçlara dayanabilen bir boru tipi değil. Geçmişte aciliyetten dolayı yapımın gereklerine uyulmadan bu borular döşenmiş. Haliyle borular patlamaya başlamış. Zaman içinde boruların önemli bir kısmı değiştirilmiş ama hala yaklaşık 30 kilometrelik bir CTP hattı var. Yüksek basınç bölgelerinde patlamalar görüldüğü için biz de buraları değiştirdik öncelikle. Bu bölgede artık CTP boru bulunmayacak“ diye konuştu. Akçay, bir gazetecinin, “Çankaya ve Mamak’ın yüksek kesimlerine suyun ulaşmadığı” yönünde şikâyetleri hatırlatması üzerine, “Yüksek kotlarda basınçtan; su azalmasından kaynaklanan bir şey. Ancak deposu olan sitelerde bu sorun yaşanmadı. Bu yüzden vatandaşlarımıza mutlaka su deposu yaptırmalarını öneriyoruz. Bugünkü boruların devreye alınması çalışması nedeniyle yarına kadar bazı yerlerde yine basınç düşüşü bekliyoruz ama tüm tankerlerimiz hazır durumda, ihtiyaç olan bölgelere anında yönlendireceğiz” dedi. Akçay, “ASKİ boruların patlama riskini analiz etmedi mi? Önceden neden müdahale edilmedi? Ayrıca çelik boru da yaşanabilecek paslanma suyun tadı ve kalitesini etkiler mi?” sorusunu, “Üretilen çelik boruların içinde seramik kaplama var. Risk ortadan kaldırılmış durumda. ASKİ patlamaya ilişkin risk analizlerini yaptı. Bu olay tamamen hidrolik yönetimi ile ilgili. ASKİ’de modelin kurgulanış biçimi; birbirine bağlı katmanlar şeklinde depolara su basılması şeklinde çalışıyor. Bunu da kolay yönetebilmek mümkün değil. Şu anda Ankara’nın suyunun tamamını yönetecek şekilde bir hidrolik modelleme çalışmaya başladık. Su miktarı düşse bile Ankaralıyı minumum düzeyde etkileyecek bir modeli geleceğe miras bırakacağız” diye yanıtladı. n

HABERLER ULTRAFİLTRASYON+ REVERSE OSMOSIS GERİ KAZANIMDA ENTEGRE SİSTEMLER Su • Denizsuyu Arıtma Sistemleri BASKİ’DEN GÖMEÇ’TE YILLARDIR SÜREN SU KESINTILERINE NEŞTER Balıkesir Su ve Kanalizasyon İdaresi (BASKİ) Genel Müdürlüğü tarafından önemli bir yatırım daha hayata geçiyor. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın göreve gelir gelmez altyapıda başlattığı büyük dönüşüm ile BASKİ Genel Müdürlüğü Gömeç’in Ulubeyler Mahallesi’nde Paket İçme Suyu Arıtma Tesisi yapımına devam ediyor. İnsani Tüketim Amaçlı Sular Yönetmeliği’ne uygun şekilde halkı kesintisiz ve sağlıklı suya kavuşturan Balıkesir Su ve Kanalizasyon İdaresi (BASKİ) Genel Müdürlüğü, Gömeçli vatandaşların yıllardır su kesintileri nedeniyle yaşadıkları sorunu ortadan kaldırmak ve su kalitesini artırmak için Ulubeyler Mahallesi’nde içme suyu arıtma tesisi yapım çalışmalarına devam ediyor. Her mahalleye kesintisiz ve temiz içme suyu ulaştırmak adına çalışmaların aralıksız sürdüğünü dile getiren BASKİ Genel Müdürü Erdoğan Öztürk, “Ahmet Başkan’ımız liderliğinde 20 ilçede içme suyu yatırımlarıyla vatandaşlarımızın yaşam kalitesini artırmaya doğrudan katkı sağlıyoruz.” dedi. Gömeç’te özellikle yaz aylarında artan nüfus nedeniyle içme suyu kaynaklarının yetersiz kalmasından dolayı yeni içme suyu arıtma tesisi yapımına başlayan BASKİ, yıllardır vatandaşların en büyük sorunu haline gelen su kesintilerini de çözüme kavuşturuyor. Bölgeye önemli bir yatırım kazandıran BASKİ, yaz aylarında yaşanan su kesintilerinin de önüne geçecek. İlçenin artan nüfusuna uygun kapasitede altyapı oluşturulması ve yönetmeliklere uygun su temini sağlanması adına yapılan bu yatırımın, bölge halkı için önemli bir çözüm oluşturması hedefleniyor. n

14 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER ÇINARCIK PROJESININ 2026 YILI HAZIRAN AYINDA BITMESI PLANLANIYOR Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin kentin uzun vadeli içme suyu ihtiyacını karşılayacak olan Çınarcık Barajı İçme Suyu İsale Hatları Projesi kapsamında yürütülen çalışmalar, planlanan takvime uygun şekilde ve kesintisiz olarak devam ediyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin geçmiş dönem belediye başkanlarından Erdem Saker’in 1972 yılında DSİ Bölge Müdürlüğü döneminde projelendirilen, 1996 yılında inşaatına başlanan ve 2002 yılında da tamamlanan Çınarcık Barajı’nın 23 yılda bitirilemeyen isale hatlarının çalışmaları son 1.5 yılda yüzde 65 seviyesine ulaştı. Çınarcık Barajı İsale Hatları Proje Müdürü Yasin Semerciler, son günlerde kamuoyunda yer alan “Çınarcık Barajı inşaatı durduruldu” yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi. Yerel seçimlerin yapıldığı 2024 yılı Mart ayındaki fotoğraflarını gösteren Semerciler, projenin 1.5 yıl önce yüzde 1-2 seviyesinde olduğuna dikkat çekerek, “Mart 2024 itibarıyla sahada kazı çalışmaları sürmekteydi ve o tarihten bu yana herhangi bir durdurma yaşanmamıştır. Bugün itibariyle projenin genel ilerleme oranı yüzde 65’e ulaştı. İnşaat işleri yüzde 80 seviyesinde, mekanik işler ise yüzde 40 seviyesine geldi. Sahada yaklaşık 150 kişilik uzman ekip görev yapmakta olup, elektrik ekipleri de kısa süre içinde çalışmalara dahil olacak” dedi. Semerciler, planlanan tarihten 9 ay önce tamamlanarak devreye alınan by-pass hattı sayesinde, günlük 110 bin metreküp suyun Dobruca İçme Suyu Arıtma Tesisi’ne aktarıldığı projeyi 2026 yılı Haziran ayında tamamlamayı planladıklarını da söyledi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, Doğancı ve Nilüfer Barajlarıyla entegre şekilde yürütülen Çınarcık İçme Suyu Projesi sayesinde, kentin 2060 yılına kadar olan içme suyu ihtiyacını karşılamayı hedefliyor. Sağlıklı ve kesintisiz içme suyuna erişim için geliştirilen bu stratejik yatırım, Bursa’nın geleceğine damga vuracak projeler arasında yer alacak. n MUSKİ, ENERJISINI GÜNEŞTEN ALIYOR MUSKİ Genel Müdürlüğü, il genelinde faaliyet gösteren Güneş Enerjisi Santralleri (GES) sayesinde 42 milyon TL değerinde tasarruf sağladı. MUSKİ, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak, Muğla genelinde elektrik tasarrufu sağlamaya hızla devam ediyor. Muğla Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) Genel Müdürlüğü, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın büyük önem verdiği enerji verimliliği ve çevre dostu yatırımlar doğrultusunda il genelinde faaliyet halinde bulunan GES’lerden 13 milyon 852 bin kWh elektrik üretimi gerçekleştirdi. Bu yatırımlar sayesinde 42 milyon TL değerinde tasarruf elde edildi. Yenilenebilir enerji yatırımlarıyla tasarruf sağlamak ve gelecek nesillere daha temiz bir Muğla bırakmak için Güneş Enertji Santrallerinin yapımını hızlandıran MUSKİ Genel Müdürlüğü, yeni yatırımlarına devam ediyor. İl genelinde faaliyet gösteren GES’lerden bugüne kadar 13 milyon 852 Bin KWH elektrik enerjisi elde edildi. 42 milyon TL değerindeki bu enerji Fethiye ilçesindeki hanelerin yaklaşık 1 ay boyunca elektriğini karşılayacak düzeyde olup yeni projelerle bu rakam artarak devam edecek. n

HABERLER SU VE ATIK SU LABORATUVARI ULUSAL VE ULUSLARARASI TESTLERDEN TAM NOT ALDI Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), su kalitesini en yüksek standartlarda koruma hedefiyle yürüttüğü laboratuvar çalışmalarında 2025 yılının ilk 8 ayında 189 bin parametre analizine imza attı. Marmara Bölgesi’nin en kapsamlı ve gelişmiş laboratuvarı olarak faaliyet gösteren Su ve Atık Su Kontrol Laboratuvarı, sadece Sakarya’ya değil, çevre illerden gelen numunelere de hizmet vererek bölgesel ölçekte önemli bir görev üstleniyor. Su ve Atık Su Kontrol Laboratuvarı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Referans Laboratuvarı ile Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından yapılan denetimlerden tam not aldı. Bakanlık tarafından yürütülen yeterlilik testleri sonucunda laboratuvarın analiz yetkinliği artırılarak 54 parametre üzerinden yeterlilik belgesi verildi. Ayrıca laboratuvar, yalnızca ulusal değerlendirmelerle yetinmeyip uluslararası yeterlilik testlerine de katılarak tüm testlerden başarıyla geçti. Gelişmiş, son teknolojik cihaz altyapısı ve alanında uzman teknik ekibiyle hizmet veren laboratuvar su ve atık su analizlerinde Marmara Bölgesi’nin referans merkezi konumuna geldi. Titizlikle yürütülen analizler sayesinde hem şebeke suyu kalitesi hem de atık su arıtma tesislerinden çıkan suların çevreye etkisi düzenli olarak izleniyor. n

16 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER YAĞIŞLAR SON 52 YILIN EN DÜŞÜK SEVIYESINE İNDI Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Meteoroloji Genel Müdürlüğü raporlarına göre 12 aylık verileri içeren 2025 su yılı (yağışlı periyot) yağışları son 52 yılın en düşük seviyesine indi. Ülke genelinde bu dönemde 422.5 mm yağış kaydedildi. Bu değer, uzun yıllar ortalamasının yüzde 26, geçen yıl aynı döneminin yüzde 29 altında gerçekleşti. Sıcaklık raporlarına göre ise 2025 Eylül ayı son 55 yılın en sıcak 11. Eylül ayı olarak kayıtlara girdi. Mardin eylül ayında hiç yağış almadı. 3 aylık 2025 Temmuz-Eylül kuraklık verilerine göre Marmara bölgesinin tamamında orta ve üzeri şiddette meteorolojik kuraklık yaşandı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, yağışlı periyodu kapsayan 1 Ekim 2024 - 30 Eylül 2025 dönemi 12 aylık verilerinden oluşan 2025 su yılı raporunu açıkladı. 2025 yağışları uzun yıllar ortalaması ve geçen yılın aynı döneminin yağışlarının altında gerçekleşti. Ülke genelinde bu dönemde 422.5 mm yağış kaydedildi. Bu değer, uzun yıllar ortalamasının (573.4 mm) yüzde 26, geçen yıl aynı döneminin (597.0 mm) yüzde 29 altında gerçekleşti. Türkiye geneli 12 aylık su yılı yağışlarının son 52 yılın en düşük seviyesine indiği tespit edildi. Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde son 65, Marmara Bölgesi’nde son 63, Akdeniz Bölgesi’nde son 51 ve Ege Bölgesi’nde son 18 yılın en düşük su yılı yağış seviyeleri gerçekleşti. 2025 su yılı verilerine göre yağışlar normaline ve 2024 su yılı yağışına göre Marmara’da yüzde 34 azaldı. Ege Bölgesi’nde normaline göre yüzde 28, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 14 azalma gerçekleşti. Akdeniz Bölgesi’nde normaline göre yüzde 31, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 26 azalma oldu. İç Anadolu Bölgesi’nde normaline göre yüzde 35, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 34 azalma kaydedildi. Karadeniz Bölgesi’nde normaline göre yüzde 4, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 7 azalma gerçekleşti. Doğu Anadolu Bölgesi’nde normaline göre yüzde 25, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 42 azalma tespit edildi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde normaline göre yüzde 53, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 60 azalma gerçekleşti. İl geneli yağışlarda en fazla yağış 1812.1 mm ile Rize’de, normaline göre en fazla artış yüzde 30 ile Giresun’da gerçekleşti. En az yağış 182.8 mm ile Şanlıurfa’da, normaline göre en fazla azalma yüzde 66 ile Hatay’da meydana geldi. 2025 su yılı yağışları Bilecik, Çorum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Kayseri, Kırşehir, Kilis, Mardin, Nevşehir, Şanlıurfa, Van, Batman, Edirne, Tekirdağ, Siirt, Şırnak ve Çanakkale’de 65, Kırıkkale’de 64, Adana, Adıyaman, Afyonkarahisar,

HABERLER Bursa, Kahramanmaraş, Karaman, Osmaniye’de 52, Aksaray, Konya, Niğde’de 51, Hakkâri 50, Yalova’da son 40 yılın en düşük seviyesindedir. 2025 yılı Eylül ayı bazındaki yağış değerlendirmelerine göre ise Türkiye geneli eylül ayı yağışı, normali ve geçen yıl eylül ayı yağışının altında gerçekleşti. Türkiye genelinde eylül ayında ortalama 21.4 mm yağış kaydedildi. Bu değer, uzun yıllar ortalamasının (24.9 mm) yüzde 14, geçen yıl eylül ayı yağışının (33.8 mm) yüzde 37 altında gerçekleşti. Mardin eylül ayında hiç yağış almadı. Mardin’de 65, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da son 21 yılın en düşük eylül ayı yağışları kaydedildi. 2025 yılı Eylül ayı sıcaklık değerlendirmelerine göre, sıcaklık Akdeniz Bölgesi’nin geneli, Edirne, Kadıköy, Kocaeli, Gökçeada, Çanakkale, Bursa, Yalova, Ayvalık, Dikili, Manisa, Uşak, İzmir, Çeşme, Kuşadası, Aydın, Denizli, Bodrum, Muğla, Marmaris, Uzunköprü, İpsala, Burhaniye, Bergama, Gediz, Seferihisar, Ödemiş, Nazilli ve Yatağan çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşti. 2025 yılı Eylül ayı sıcaklığı 21.7°C olarak gerçekleşti. 2025 yılı Eylül ayı, 1991-2020 normalleri Eylül ayı ortalamasının 0.8 °C üzerinde gerçekleşti. Eylül 2025, son 55 yılın en sıcak 11. eylül ayı olarak kayıtlara geçti. Eylül ayında en düşük sıcaklık -2.4 °C ile Erzurum'da, en yüksek sıcaklık ise 44.6 °C ile Cizre’de ölçüldü. 2025 Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını içeren 3 aylık kuraklık değerlendirme raporuna göre, Marmara Bölgesi’nin tamamında, Ege Bölgesi’nde Kütahya, Muğla, Afyonkarahisar (Dinar) ve çevrelerinde, Akdeniz Bölgesi’nde Kilis, Hatay, Adana, Antalya, Mersin, Isparta (Eğirdir ve Uluborlu) ve çevrelerinde, İç Anadolu Bölgesi’nde Aksaray, Çankırı, Sivas, Kayseri, Eskişehir, Konya (Kulu, Çumra ve Beyşehir), Niğde (Ulukışla), Kırşehir (Kaman ve Çiçekdağı) ve çevrelerinde, Karadeniz Bölgesi’nde Bartın, Zonguldak Sinop, Düzce, Kastamonu, Rize, Çorum (Osmancık), Trabzon (Akçaabat) ve çevrelerinde, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Kars, Ağrı, Şırnak, Hakkari, Malatya, Bingöl, Muş, Tunceli (Çemişgezek), Elazığ (Ağın), Van (Erciş, Gevaş ve Başkale) ve çevrelerinde, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Adıyaman, Siirt, Diyarbakır (Ergani) ve çevrelerinde değişen şiddetlerde meteorolojik kuraklık etkili oldu. Marmara Bölgesi genelinde değişen şiddetlerde meteorolojik kuraklık yaşandı. n

18 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 HABERLER İSU GENEL MÜDÜRÜ ALI SAĞLIK: “HER DAMLA GELECEKTIR” Her yıl 31 Ekim, dünya genelinde tasarruf bilincini artırmak ve doğal kaynakların doğru kullanımı konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla “Dünya Tasarruf Günü” olarak kutlanıyor. İSU Genel Müdürü Ali Sağlık, günün anlamına dikkat çekerek suyun yaşamın en vazgeçilmez kaynağı olduğunu ve bilinçli su kullanımının artık bir zorunluluk haline geldiğini vurguladı. Su kaynaklarının iklim değişikliği, artan nüfus ve tüketim alışkanlıkları nedeniyle giderek daha fazla tehdit altında olduğuna dikkat çeken Sağlık, “Eğer bugün suyu doğru ve bilinçli bir şekilde kullanmazsak, hem bugün hem de yarın susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kalabiliriz. Su tasarrufu artık bir seçenek değil; geleceğimiz adına alınması gereken zorunlu bir tedbirdir,” dedi. İSU olarak altyapı yatırımlarını güçlendirdiklerini, akıllı su yönetim sistemleriyle kayıp ve kaçakları azalttıklarını, ayrıca geri kazanım suyu kullanımını yaygınlaştırdıklarını belirten Sağlık, “Tüm çalışmalarımızın ortak amacı, Kocaeli’ye her koşulda kesintisiz ve sağlıklı içme suyu ulaştırmaktır” ifadelerini kullandı. Su kaynaklarının korunmasının yalnızca kurumların değil, her bireyin sorumluluğu olduğunu hatırlatan Ali Sağlık, vatandaşlara şu çağrıda bulundu: “Evlerde, iş yerlerinde ve günlük yaşamın her alanında sergileyeceğimiz duyarlılıkla büyük bir fark oluşturabiliriz. Üç temel ilkeyi benimsemeliyiz: Azalt – Dönüştür – Yeniden Kullan. Muslukları gereksiz açık bırakmamak, su kullanımını azaltmak ve kullanılabilir suyu yeniden değerlendirmek, bugüne ve yarınlara yapılacak en değerli katkıdır.” Sözlerini “Kocaeli’nin su geleceğini güvence altına almak, çocuklarımıza daha yaşanabilir bir şehir bırakmak hepimizin ortak görevidir,” diyerek sürdüren Sağlık, Dünya Tasarruf Günü’nü kutladı ve ekledi: “Unutmayalım, her damla gelecektir. Su, hepimizin ortak yaşam kaynağıdır.” n İZMIR’IN ARITMA HAMLESINDE ÜÇÜNCÜ ADIM İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, kentteki arıtma kapasitesini artırmaya yönelik yatırım hamlesinin üçüncü adımını da tamamladı. Çiğli ve Torbalı’dan sonra Ayrancılar-Yazıbaşı İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesini 3 kat artıracak proje de yarın törenle hizmete alınacak. İZSU’nun son bir yılda arıtma tesislerinin kapasitelerinin artırılmasına yönelik yatırımlarının maliyeti 2 milyar TL’ye ulaştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü Başkan Dr. Cemil Tugay’ın göreve gelmesinin ardından kentteki çevre yatırımları konusunda önemli adımlar atıldı. Körfezin temizlenmesi açısından önem taşıyan arıtma tesislerinin kapasitelerinin artırılması ve verimli çalıştırılmasına yönelik çalışmalara hız verildi. Bu kapsamda ocak ayında Torbalı İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesini günlük 21 bin metreküpten 57 bin metreküpe çıkaran yatırım 450 milyon lira maliyetle tamamlandı ve hizmete açıldı. Yıllardır kent gündemini meşgul eden Çiğli İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesini yüzde 36 artıran dördüncü faz nisanda hizmete alındı. 820 bin metreküp kapasiteye ulaşan tesis alanında Türkiye’nin en büyüğü oldu. Dördüncü fazın maliyeti ise 1 milyar lirayı aştı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın yarın yapacağı açılışla Ayrancılar-Yazıbaşı İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Arıtma Tesisi’nin kapasitesi de 6 bin 912 metreküpten 25 bin metreküpe çıkarılıyor. 450 milyon TL’ye mal olan proje ile birlikte Yazıbaşı İstiklal, Bozköy, Saipler, Kuşçuburun, Çapak ve Beşevler mahallelerinin atık suları tesise bağlanacak. Toplam maliyetleri 2 milyarı aşan bu 3 büyük proje körfez temizliğine olan katkılarının yanı sıra tarım havzalarının korunmasına da hizmet edecek” dedi. n

HABERLER AVLUBURUN ARITMA TESISI’NIN KAPASITESI ARTIRILDI Kocaeli’nin içme suyu ihtiyacını kesintisiz ve güvenli biçimde karşılayan İSU Genel Müdürlüğü, iklim değişikliği ve nüfus artışına paralel olarak altyapı yatırımlarını güçlendiyor. Bu kapsamda, Avluburun Konmodüler İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin kapasitesi artırılarak bölgedeki su ihtiyacının karşılanması için önemli bir adım atıldı. 22.500 m³/gün kapasiteli olan mevcut tesis, yapılan yatırımla birlikte 34.500 m³/gün kapasitesine yükseltildi. 2003 yılında faaliyete geçen ve günlük 22 bin 500 m³ arıtma kapasitesine sahip Avluburun İçme Suyu Arıtma Tesisi; Kartepe Yanıkdere su kaynağı ve gerektiğinde Sapanca Gölü’nden temin edilen ham suyu arıtarak Kandıra, Kartepe ve İzmit ilçelerine bağlı birçok mahalleye içme suyu sağlıyor. Ayrıca Uzuntarla, Eşme bölgelerinin bir kısmı ile Kandıra Cezaevi’nin içme suyu ihtiyacı da bu tesis üzerinden karşılanıyor. Bölgedeki nüfus artışı ve su talebindeki yükseliş nedeniyle harekete geçen İSU Genel Müdürlüğü, mevcut tesise ek olarak günlük 12 bin m³ kapasiteli modüler içme suyu arıtma tesisini inşa etti. Aralık 2024’te yapımına başlanan ve yaklaşık 93 milyon lira yatırım bedeliyle tamamlanan yatırımla Avluburun İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin toplam kapasitesi 34.500 m³/gün’e çıkarıldı. n

20 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 SÖYLEŞİ DERGIMIZIN BU SAYISINDA SÖYLEŞI SAYFAMIZIN KONUĞU VEGA TÜRKIYE SU SEKTÖRÜ SORUMLUSU BARIŞ İRIILTER OLDU. TÜRKIYE’DEKI SANAYI TESISLERININ ARTAN OTOMASYON VE DIJITALLEŞME IHTIYACINA VURGU YAPAN İRIILTER, BU DURUMA PARALEL OLARAK, SEVIYE VE BASINÇ ÖLÇÜM TEKNOLOJILERINDE LIDERLIK HEDEFLEDIKLERINI SÖYLÜYOR. VEGA TÜRKIYE SU SEKTÖRÜ SORUMLUSU BARIŞ İRIILTER: “SEVIYE VE BASINÇ ÖLÇÜM TEKNOLOJILERINDE LIDERLIĞI HEDEFLIYORUZ” VEGA’NIN SEVIYE ÖLÇÜM TEKNOLOJILERI KONUSUNDA SAĞLAMIŞ OLDUĞU AVANTAJLAR HAKKINDA BILGI ALABILIR MIYIZ? VEGA olarak 2020 yılının başında üretime başlayan Kompakt Seri Radar olarak ürünlerimiz Su sektöründe karşılaşılan zorlu koşullara göre özel olarak tasarlanmıştır. 80 GHz yüksek frekansı, IP68 koruma sınıfı gibi özellikleri su prosesinde ürünlerin uzun süre sağlıklı ölçüm yapabilmesini sağlamakta. Tek tip ürünle hem atık su hem de temiz su tarafında yedek alım maliyetlerini de düşürmekte. Bu konuyu açmak gerekirse, atık su ve temiz su arıtma tesislerinde, baraj ve göl seviyeleri izleme konusunda, atık su baca noktalarında, atık su terfi istasyonlarında aynı serinin farklı metraj özellikli ürünlerini kullanabilmek son kullanıcıyı ekstra yedek alım maliyetlerinden de kurtarmakta.

22 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 SÖYLEŞİ SU VE ATIK SU ORTAMLARINDAKI KÖPÜK, BUHAR, YOĞUN ÇAMUR VEYA DEĞIŞKEN YÜZEY KOŞULLARI ÖLÇÜM PERFORMANSINI NASIL ETKILIYOR? VEGA ÜRÜNLERI BU DURUMLARI NASIL OPTIMIZE EDIYOR? Özellikle Atık su arıtma tesislerinde bu gibi zorlu etkenler sıkça karşımıza çıkmakta. Yüksek frekanslı radarlarımızla atık suyun yüzeyinde oluşan köpük yapılarından etkilenmeden hassas ölçüm yapabilmekteyiz. Vegapuls serilerinde Bluetooth özelliği sayesinde özel parametre ayarlarıyla ve doğru montajla birlikte başarıyı sağladığımızı söyleyebiliriz. Türkiye ve globaldeki tesislerden geri bildirimler de bu yönde. FREKANS SEÇIMI (ÖRNEĞIN 80 GHZ RADAR TEKNOLOJISI) SU VE ATIK SU ÖLÇÜMLERINDE NE GIBI AVANTAJLAR SAĞLIYOR? Bu soruyu sahada edindiğimiz tecrübelerimize istinaden yanıtlamak isterim. Daha önce kompakt seri 80 GHz radarlar üretilmeden önce, birçok tesiste ultrasonik seviye sensörü ya da daha düşük frekanslı radarlar kullanılmaktaydı. Bu sensör grupları özellikle ultrasonik teknolojisinin dış saha etkenlerinde seviye ölçümü konusunda yetersiz kaldığını gözlemledik. VEGA’nın bu konu üzerine Ar-Ge çalışmaları olan yüksek frekanslı ürünleri sayesinde böyle bir endişemiz kalmadan son kullanıcıya daha doğru çözümler üretebilmekteyiz. RADAR SENSÖRLERIN BAKIM SÜREÇLERI HAKKINDA BILGI ALABILIR MIYIZ? Radarlarımız kompakt yapıda ve IP68 koruma sınıfında olduğu için uzun süreli ekstra bir bakım gerektirmez. Radar seviye transmitterlerinde dönemsel kalibrasyon ihtiyaçları olmadığı için bakıma ihtiyaç duymaz. YAPAY ZEKA VEYA BULUT TABANLI VERI YÖNETIMI GIDEREK HIZ KAZANIYOR. ÖNÜMÜZDEKI DÖNEMDE SEVIYE ÖLÇÜMÜNDE ÖNE ÇIKACAK TEKNOLOJIK EĞILIMLER NELER OLACAK? Firmamızın da son dönemlerde üzerine çalıştığı bir konu olduğunu söyleyebiliriz. Yeni üretimine başladığımız NB-IoT haberleşmeli ve bataryalı VegapulsAir seri radarlarımızla, enerji olmayan sahalarda kablosuz olarak haberleşme sağlayarak, güvenli haberleşme sağlamaktayız. VEGA’NIN TÜRKIYE PAZARINDAKI HEDEFLERI VE YATIRIM PLANLARI HAKKINDA BILGI VEREBILIR MISINIZ? Türkiye’deki sanayi tesislerinin artan otomasyon ve dijitalleşme ihtiyacına paralel olarak, VEGA seviye ve basınç ölçüm teknolojilerinde liderlik hedefliyor. Bu doğrultuda su sektörü, odaklandığımız en önemli sektörlerden biridir. Son dönemde büyük projelerde yer aldık ve yer almaya da devam ediyoruz. Düzenli olarak Kamu kuruluşları ile deneme çalışmaları ve iş geliştirmeler yapmaktayız. Önümüzdeki yıl içerisinde de su sektörüne özel seminer planlaması yapmaktayız. HAYATA GEÇIRMIŞ OLDUĞUNUZ SOSYAL SORUMLULUK PROJELERI HAKKINDA BILGI ALABILIR MIYIZ? VEGA Türkiye olarak sosyal sorumluluk anlayışımızın merkezinde, sürdürülebilirlik ve topluma fayda sağlama bilinci yer alıyor. Bu kapsamda 2024 yılında Tekirdağ Kapaklı’da bulunan Karaağaç İlkokulu’nda anlamlı bir sürdürülebilirlik projesi hayata geçirdik. Projemiz kapsamında okulun çatısından akan yağmur sularını toplayan, depolayan ve bahçe sulamasında kullanılmasını sağlayan bir sistem kurduk. Böylece hem su tasarrufu sağlanıyor hem de çevre dostu bir çözümle doğadan verimli bir şekilde yararlanılmış oluyor. Ayrıca, su deposuna entegre ettiğimiz VEGA radar sensörü sayesinde su seviyeleri artık anlık olarak ve temassız bir şekilde izlenebiliyor. Bu da teknolojimizin sürdürülebilirlik hedefleriyle nasıl birleştiğini somut bir şekilde gösteriyor. Biz VEGA Türkiye olarak, bu tür projelerin artarak çoğalmasını ve geleceğe ilham veren sürdürülebilir adımların yaygınlaşmasını diliyoruz. SON OLARAK EKLEMEK ISTEDIKLERINIZ? Son yıllarda kar ve yağmur yağışlarının azalması, su kullanımında tasarrufun önemini büyük ölçüde arttırmakta. Önümüzdeki yıllarda daha da önem kazanacağını düşünmekteyim. Sensörlerimizin, bir şehrin birçok tesisinde kullanılmasıyla su yönetimini kolaylaştırabilmek bizim için gurur verici. n

24 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 KONUK YAZAR Toprak erozyonu , küresel tarımsal sürdürülebilirliği ve karbon döngüsünü tehdit eden büyük bir arazi bozulma sürecidir. Jeomorfik kanıtlar insan faaliyetlerinin toprak erozyonunu önemli ölçüde hızlandırdığını doğrulasa da, insanların toprak erozyonunu ne ölçüde değiştirdiği ve bunun farklı arazi kullanım değişikliklerine ve ekonomik faaliyetlere nasıl bağlanacağı ulusal ölçekte belirsizliğini korumaktadır. Su ve rüzgar kaynaklı erozyon en çok bilinen ve çözüm yolları konusunda kafa yorulan formları ile bilimsel olarak en çok mercek altında tutula gelmiştir. Bilindiği gibi domates, şeker pancarı gibi ürünlerin hasadında önemli miktarda tarımsal toprak fabrika ve üretim alanlarına ürün ile birlikte taşınmaktadır. Bu yazıda daha çok salça üretimine dönük olarak domates üretim alanlarında ortaya çıkan endüstriyel erozyondan bahsedeceğiz. Türkiye WPTC (Dünya Domates İşleme Konseyi) verilerine göre büyüklükler bakımından ABD, Çin ve İtalya’dan sonra 2.700.000 ton ile dördüncü sırayı almaktadır. Ekilebilir alanlar endüstriyelde 340.000 dekar, sofralık için örtü altı alanlar ise 275.000 dekar civarındadır. Bu alanlarda üretilen domates muhtelif yollarla (römork, TIR ve kamyon) fabrika alanlarına ulaştırılmaktadır. Özellikle son 15-20 yıldır makineli hasadın elle toplamanın yerini büyük ölçüde almasından kaynaklı olarak ürün ile birlikte çok miktarda faydalı tarım toprağı kaynağından fabrika alanlarına taşınmakta; indirme ve yıkama safhalarında kullanılan su ile arıtma tesislerine kadar ulaşmaktadır. Bölgeden bölgeye farklılık gösteren bu ürünle taşınan tarla toprağı miktarı konusunda sağlıklı bir algoritma oluşturma mümkün olmasa da ürün ağırlığının yaklaşık % 5-7 gibi bir miktarına denk gelen toplamlardan bahsetmek yanlış olmayacaktır. Bu realite temel FEHMİ ERBAŞ ARTİMA GENEL MÜDÜRÜ DOMATES ENDÜSTRISINDE MAKINELI HASAT VE ÇEVRE SORUNLARI

BİYOGAZ ve ATIKSU ARITMA TEKNOLOJİLERİ İÇİN PROFESYONEL ÇÖZÜMLER... BIODESULF BIYOGAZ ÇEVRE TEKNOLOJILERI Merkez: Bahçelievler Mah. Yıldızlı Sok. Emre Apt. No: 11/1 Bahçelievler/İstanbul Şube: Halkalı Merkez Mah. 1. Posta Sok. Cadde 24 No: 12/138 Halkalı-Küçükçekmece/İstanbul Tel: +90 (212) 813 36 81 Mobil Phone: +90 (532) 612 73 17 info@biodesulf.com • www.biodesulf.com

26 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 KONUK YAZAR olarak iki açıdan sorun teşkil etmektedir. İlki toplanan bu tarım toprağının üretim sahalarına geri dönüşü olmadığından tarım arazilerinde ciddi bir endüstriyel erozyona sebep olmasıdır. Bir diğer sorun ise bu toprağın sırasıyla indirme, yüzdürme işlemleri ile arıtma tesisi tarafındaki mekanik ve biyolojik proseslere kadar ilerleyerek bloke etmesidir. Toplam 3 milyon ton domates üretimi baz alınarak yaptığımız hesaplarda ekili alanlardan her yıl 200.000 m3 erozyon toprağı kabulundan hareket ile; her 25 yılda 0,5 cm bir bitkisel toprak kaybolmaktadır. İnsan faaliyetleriyle artan toprak erozyonu oranının, tüm doğal süreçlerin toplam oranından 4-10 kat daha yüksek olabileceğini göstermektedir; ve toprak oluşum hızının 10 ila 40 katı toprak kaybındaki bu denli hızlı artışın sonucu, dünya çapında toprak bozulmasının yaygın süreçlerini tetikleyeceğini, arazi kaynaklarının kalitesini ve verimliliğini tehdit edebileceğini ve yerel olarak açlık risklerini arttırabileceğini söylemek mümkündür. 1 cm bitkisel toprağın 1000 yılda oluşabildiğini dikkate aldığımızda sadece domates ekili alanlarındaki bu endüstriyel erozyonun bile sonuçlarının ne kadar ciddi olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Yani doğanın 100o yılda ürettiği toprağı insan eli ile 25 yılda yok etmekteyiz. Diğer bir sorun ise ürün ile birlikte taşınan bu toprağın fiziksel ve biyolojik arıtma tesisleri ile çamur bertaraf tesislerini bloke ederek doğaya deşarj edilen su kalitesini bozmasıdır. Ön çöktürme ve lamella plakalı katı-sıvı ayırıcılar ile efektif bir şekilde ayrılan tarla toprağı kendinden sonraki sistemlere zarar vermeden sistemden uzaklaştırılabilmektedir. Bu konuda alınabilecek gerek inşai, gerekse mekanik önlemler sektör firmaları olarak bizlerin üzerine düşünüp geliştirdiği tekniklerle arıtma tesislerine uygulansa da sonuçta endüstriyel erozyon gerçeğini tam olarak ortadan kaldıramamaktadır. Bu çerçevede sorun esasen ürün toplamada gereken hassasiyetlerin gösterilmesi, makineli hasatta kontrollerin sıklaştırılması ve hatta endüstri alanlarında biriken toprağın ekim alanlarına geri kazandırılması konularında üreticinin teşvik edilmesi yolu ile çözülebilecektir. n

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=