Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 66. Sayı (Ocak 2014)
Su ve Çevre Teknolojileri • Ocak 2014 19 minerallerden oluşur. Çünkü tabii su içinde ”kristal” yaparak katı oluş - turan başka maddeler de bulunur. Tesisatta oluşan fiziksel değişiklikler sonucunda sudaki maddelerin bazı - ları “KİREÇ” veya “KİREÇTAŞI” olarak adlandırılan kristaller oluşturur. Önce - likle hakiki kireç taşının oluşumunu hatırlatalım. Kuyu sularında bulunan “Kalsiyum bikarbonat” Ca(HCO 2 )2 maddesi, suyun ısınması veya su basıncının değişmesi veya suyun bir kısmının buharlaşması sonucunda değişerek HAKİKİ KİREÇTAŞI oluş - turur (CaCO 3 Kalsiyum Karbonat). Kimyasal reaksiyon iki yönlüdür. Ca(HCO 2 )2 --- CaCO 2 + CO 2 + H 2 O Hakikaten teşhis doğru ise ve su tesisatında hakiki “kireç” oluşu - yorsa, o zaman su yumuşatma cihazı ile sudaki “Ca” iyonları alınır, yerine tuzda bulunan “Na” iyonları suya veri - lir ve kireçtaşı sorunu ortadan kalkar. Hakiki kireç kristallerinin oluşmasını bozmak için su yumuşatıcı yerine su boruları üzerine bir “Frekans Cihazı” da bağlanabilir. Özel bir frekans yayan bu cihaz, oluşan mikroskopik kris - tallerin birbirine yanaşmasını önler ve kristaller su ile beraber sistemden uzaklaştığı için su tesisatında KİREÇ sorunu yaşanmaz. Hakiki kirecin önlenmesi için kullanılan üçüncü bir yöntem de su içine kontrollü olarak CO 2 gazı vermektir. Bu şekilde, yuka - rıda gösterilen kimyasal reaksiyon ters yönde çalışır ve kireç kristali oluşamaz (Resim 2). Su sistemi üzerinde doğru çalı - şan bir su yumuşatıcı varsa ve buna rağmen bazı yerlerde “KİREÇ” adı verilen katılar oluşuyorsa, bu hakiki kireç değil de nedir? Bu sorunun tam cevabı bu kısa yazı içine sığmaz, fikir vermek amacı ile aşağıda birkaç örnek ile konuyu anlatmaya çalışacağız. Su tesisatında veya su ile ilgili cihazlarda suyun tamamının buhar - laştığı yerler veya noktalar bulunur. Bu noktalarda su içinde bulunan ve H 2 O molekülü olamayan her madde katı kristal oluşturur; örneğin büyük klima cihazı rutubetlendiricileri gibi, soğutma kulesi gibi, buhar kazanı gibi, buhar ile ısıtılan ısı eşanjörleri gibi. Bu durumu daha iyi anlamak için deniz tuzu üretimi yapılan tuzlaları kafamızda canlandırmalıyız. Deniz tuzlası ve Konya Gölü gibi yerlerde, tabii güneş ışınları ile suyun tamamı buharlaştığında geri kalan katılara “KİREÇ” demeyip de “TUZ” diyor - sak, ayni paralel düşünce ile tesisatta suyun buharlaştığı yerlerde oluşan katılara da “TUZ” demek daha doğ - rudur. Böyle noktalardaki katıları “KİREÇ” sanarak işletmeye “kirece karşı” cihazlar satın almak doğru bir çözüm olamaz, bu katılara “TUZ” teş - hisi koyduğumuzda, yapılacak yatırım sudaki tuzları sudan ayıran ters ozmoz cihazı olmalıdır (Resim 3). “TABİİ TUZ”, aslında bize okul - larda öğretildiği gibi yalnızca saf NaCl maddesi değildir. Örneğin Ege Denizi suyunun sertliği 600 Fr civarındadır, yani bir litre deniz suyunda 0,6 gram sertlik yapan kireç ve magnezyum minerali bulunur. Ege Denizi suyunu buharlaştırıp TUZ ürettiğimizde, bu tuz içinde yalnız NaCl değil, kireç ve magnezyum ve deniz suyunun içer - Resim 2: Soğutma kulesini koruyan frekans jeneratörü Resim 3: Plakalı ısı eşanjöründe katılar
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=