Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 3. Sayı (Temmuz-Ağustos 2005)

su dünyası ENiSBURKUT info@burkut.com.tr Filtre Edilmeyen Soğutma Suyu İşletmeye Zarar Verir... Soğutma suyu içinde bulunan minerallerin kristalleşmesi sonucu sisteme zarar verici taşlar oluştuğu bilinir. Ancak, bu taşların büyük bir kısmının soğutma suyuna havadan karışan katılar olduğunu bilenler azdır. Soğutma suyundaki katıların filtre edilmesi gerekir. 5 oğutma suyu ile ilgilenen projeciler, işletmeciler ve su kimyasalı satan şirketler soğutma sisteminin sorunlarına çoğu zaman "Besi Suyu"nun özellikleri açısından bakarlar. Bu nedenle, soğutma sisteminde taş oluşumu, tıkanma ve aşınma sorunlarına çoğu kez çözüm bulunamaz ve işletmenin sorunları devam eder. Sulu soğutma sistemi kullanan işletmelerin büyük çoğunluğu aşağıdaki sorunlardan şikayetçidir: 1. Soğutma sisteminde oluşan taşlardan dolayı "ısı izolasyonu" ve bu nedenle soğutma sisteminin arzu edilen görevi tam olarak yapamaması; 2. Sistem içinde oluşan taşlar nedeni ile su sisteminde basınç kaybının artması ve su debisinin azalması ile soğutmanın tam olarak yapılamaması; 3. İnce çaplı soğutma borularında ve fıskiyelerde tıkanmalar; 4. Yosun ve bakteri gibi canlıların oluşması nedeni ile taş oluşumu dışında başkaca tıkanma sorunları (taşların yosun ve bakteri üremesini desteklediği bilinmektedir). 5. Sudaki katıların tesisatta, fıskiyelerde, pompa fanlarında ve soğutma yataklarında (zımpara etkisi ile) ~ SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • SAYI 3 oluşturduğu aşınmalar; 6. Korozyon. Yukarıdaki sorunları sanayi işletmelerinde incelediğimizde, "korozyon" sorunu hariç, diğer sorunların dolaylı veya dolaysız olarak soğutma suyunda bulunan katılar ile çok yakın ilişkisi olduğumı görüyoruz. Bu katıların filtre edilmesi ile sorunların en aza indiğini gözlemliyoruz. Yukarıda sıraladığımız sorunları aynı sıra ile ele aldığımızda ilk üçünün "Taş Oluşumu"ndan kaynaklandığını görüyoruz. Soğutma suyunda "Taş Oluşumu"nun SUÇLUSU,sisteme verilen besi suyunun içindeki "sertlik" yapıcı mineraller midir? Genelde bu şekilde bilinir ve bu nedenle besi suyunun yumuşatılması istenir. Ancak, besi suyundaki sertlik "Taş Oluşumu"nda yalnızca BAĞLAYICI görevi yapar. Soğutma suyu içinde çok miktarda katı partikül bulunur. Hava ile gelen bu katılar soğutma tesisatında oluşan taşın yapı malzemeleridir. Bir an için çevremizde bulunan bir tuğla duvarı düşünelim. Bir metrekare kadar bir tuğla duvarın inşası sırasında, yaklaşık olarak %80 - %90 oranında tuğla ve %10 - %20 oranında birleştirici harç malzemesi kullanılır. Filtrelenmeyen Soğutma Sularında oluşan taşların içinde de yüksek oranlarda havadan gelen toz-toprak ve çok daha az oranda besi suyunun mineralleri bulunur (birleştirici harç olarak). Bir Soğutma Kulesini beraberce inceleyelim Örneğin, 300.000 kcal/saat kapasiteli bir soğutma kulesinin fanı (imalatçı kataloğu değerine göre) saatta 27.000 metreküp havayı soğutma kulesi içinden geçirir. Kuru ve rüzgarlı bir yaz günü, her metreküp hava ile soğutma suyuna yalnızca 0,1 gram (100 mg/litre) toz denen Katı Madde girdiğini var sayarsak, soğutma suyu içine her saat 2700 gram, yani 2,7 kg KATIMADDEgirer: "günde 64,8 kg katı madde"! Bu katıların bir miktarı deşarj (blöO suları ile sistem dışına atılsa dahi, büyük bir miktarı sistem içinde meydana gelen taşların ham maddesini oluşturur. Aynı soğutma sistemine bir gün içinde verilen besi suyu ile sisteme gelen taş yapıcı mineralleri de beraberce hesaplayalım: 300.000 kcal/saat kapasiteli soğutma kulesine her saat yaklaşık 500 litre yeni su verilir. Besi suyunun sertiğini 30 Fransız olarak kabul ettiğimizde, bu su içinde 300 mg/litre Caco 3 (kalsiyum karbonat) cinsinden sertlik yapıcı Kalsiyum ve Magnezyum var demektir. Bu miktar Kalsiyum Karbonatın 2/3 miktarının taş oluşturduğunu kabul edersek,

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=