38 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 11 / 2025 RAPOR gereksinimler dikkate alınarak daha etkili kararlar alınmalıdır. Yeni teknolojilere yönelik pilot projeler başlatılarak, uygulama süreçleri test edilmeli ve başarı oranları analiz edilmelidir. Bu süreçlerin ardından, başarılı olan teknolojiler yaygınlaştırılmalıdır. Teknolojik yeniliklerin uygulanabilirliğini artırmak için, özel sektör ve kamu iş birliği güçlendirilmelidir. Yeni teknolojilerin uygulanabilirliğini artırmak için devlet tarafından sağlanacak hibe, vergi indirimi ve düşük faizli kredi gibi teşvik mekanizmaları oluşturulmalıdır. Üniversiteler, araştırma enstitüleri ve özel sektör arasındaki iş birliği güçlendirilerek, atık su arıtma ve çamur ünitelerine yönelik yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesi teşvik edilmelidir. 1.5.5. Kırsal Bölgelerde Atık Su Arıtma Eksiklikleri ve Altyapı Sorunları Ege Bölgesi'ndeki illerin ilçe merkezlerinde atık su arıtma oranı %80 ile %90 arasında değişmektedir. Ancak kırsal bölgelerde atık su arıtma tesisleri bulunmamaktadır. Örneğin Çine ve Kuşadası ilçelerinde ileri biyolojik arıtma tesisleri mevcutken, küçük köylerde kanalizasyon altyapısı bulunmamakta ve foseptik kullanımı yaygın olarak tercih edilmektedir. ÖNERİ: Mevcut foseptik çukurları sızdırmaz hale getirilerek yeraltı suyu kirliliği önlenmelidir. Foseptikler belirli aralıklarla düzenli olarak boşaltılmalı ve arıtma tesislerine taşınması için vakumlu araç (vidanjör) kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. Kırsal bölgelerde büyük ölçekli tesisler yerine, köy ve mahalle bazlı küçük ölçekli modüler arıtma tesisleri veya küçük yerleşim yerlerine yönelik taşınabilir/konteyner tipi biyolojik arıtma sistemleri kurulmalıdır. Doğal arıtma sistemleri (yapay sulak alanlar, bitkisel arıtma sistemleri) kullanılarak düşük maliyetli ve sürdürülebilir çözümler sağlanmalıdır. 1.5.7. Sürekli Atık Su İzleme Sistemleri Uygulamalarında Teknik ve Operasyonel Sorunlar Sürekli Atık Su İzleme Sistemleri (SAİS) ile ilgili uygulamalarda yaşanan değişiklikler atık su yönetimi süreçlerinde teknik ve operasyonel zorluklara neden olmaktadır. Kabinlerdeki arızaların giderilmesi için tanınan bakım süresinin 72 saatten 3 saate düşürülmesi tesis işletmecilerinin işini zorlaştırmakta ve haksız cezai yaptırımlara yol açabilmektedir. Ayrıca izleme kabinlerinin kurulumu, işletimi ve bakımına yönelik altyapı eksiklikleri sistemin etkin çalışmasını engellemekte ve denetim süreçlerinde adaletsizliklere neden olabilmektedir. ÖNERİ: Bakanlık ile görüşülerek, tesislerin teknik ve operasyonel süreçlerine uyum sağlayabilecek şekilde bakım süresinin en az 24 saate çıkarılması için resmi girişimlerde bulunulmalıdır. Teknik arızalar, elektrik kesintileri gibi mücbir sebepler kayıt altına alınarak Bakanlığa önceden bildirilmesi sağlanmalıdır. Böylece tesis işletmecileri haksız cezai yaptırımlara maruz kalmamalıdır. Atık su izleme kabinleri ile ilgili yaşanan teknik ve altyapısal sorunların giderilmesi için, sistemlerin sürdürülebilir şekilde işletilmesini sağlayacak bakım, onarım ve teknik destek mekanizmaları oluşturulmalıdır. 1.5.8. Arıtma Çamurlarının Bertarafında Yüksek Maliyet ve Yetersiz Altyapı Sorunu Atık su arıtma tesislerinde oluşan arıtma çamurlarının bertaraf maliyetleri oldukça yüksek olup tesislerin işletme giderleri üzerinde önemli bir ekonomik yük oluşturmaktadır. Mevcut bertaraf yöntemlerinin sınırlı olması ve alternatif teknolojilerin (örneğin; enerji geri kazanımı, tarımsal kullanım, piroliz) yeterince yaygınlaşmaması hem çevresel sürdürülebilirliği hem de ekonomik verimliliği olumsuz etkilemektedir. Arıtma çamurlarının yönetimine ilişkin mevcut düzenlemelerin ve teknik altyapının yetersizliği, kaynak geri kazanımını ve döngüsel ekonomi uygulamalarının etkin bir şekilde hayata geçirilmesini engellemektedir. ÖNERİ: Arıtma çamurlarının çimento fabrikalarında alternatif yakıt ve hammadde olarak kullanımı, mevcut durumda en uygun çözüm olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle, teşvik edilmeli ve süreçlerin uygulanabilirliği artırılmalıdır. Yakma işlemi sonrasında oluşan küllerin fosfor içeriği yüksekse gübre olarak kullanılabilirliği araştırılmalı ve bu kapsamda tarımsal kullanım için uygunluk kriterleri belirlenmelidir. Atık su arıtma çamurlarının yönetimi konusunda sektör temsilcileri, kamu kurumları ve akademik uzmanların katılımıyla Türkiye Belediyeler Birliği bünyesinde kurulacak Atık Su Komisyonu ile sürdürülebilir bertaraf yöntemleri geliştirilmelidir. Alternatif bertaraf yöntemleri (örneğin, anaerobik çürütme ile biyogaz üretimi, kompostlama) teşvik edilmeli ve ekonomik fizibilite analizleri yapılarak uygulanabilir çözümler belirlenmelidir. Atık yönetimi mevzuatı, çamurların enerji geri kazanımı ve tarımsal kullanımını teşvik edecek şekilde güncellenmelidir. 1.6. Atık Suların Geri Kazanımı 1.6.1. Atık Su Geri Kazanım Altyapısının Yetersizliği İzmir, Muğla ve Aydın illerinde
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=