Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 18. Sayı (Ocak-Şubat 2008)

so leşi Su ve Çevre Teknolojileri: "İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi" hakkında bilgi alabilir miyiz? Mustafa Şahin: Atmosferde tehlikeli bir boyuta varan insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının, iklim sistemi üzerindeki olumsuz etkisini önlemek ve başta karbondioksit olmak üzere sera gazı emisyonlarını 1990 yılı seviyesinde tutmak amacıyla hazırlanan "Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi" (BMİDÇS), 1992 yılında Rio'da yapılan Çevre ve Kalkınma Konferansı'nda kabul edilmiş ve 21 Mart 1994 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Sözleşmenin temel ilkeleri; • İklim sisteminin eşitlik temelinde, ortak fakat farklı sorumluluk ilkesine uygun olarak korunması, • İklim değişikliğinden etkilenecek olan gelişme yolundaki ülkelerin ihtiyaç ve özel koşullarının dikkate alınması, • İklim değişikliğinin önlenmesi için alınacak tedbirlerin etkin ve en az maliyetle yapılması, • Sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesi ve alınacak politika ve önlemlerin ulusal kalkınma programlarına entegre edilmesidir. Sözleşmenin en önemli organı olan ve bu yıl 13.sü Endonezya'nın Bali adasında gerçekleştirilen Taraflar Konferansı her yıl Kasım ayı sonunda veya Aralık ayının ilk yarısında toplanmaktadır. Halen Sözleşme'ye taraf olan ülke sayısı 191'dir. Su ve Çevre Teknolojileri: Türkiye, iklim değişikliği ve küresel sorunlar dolayısıyla ortaya konulan ulusal ve uluslar arası bilimsel tespitlere, çözüm önerilerine, anlaşma ve kararlara nasıl bakıyor? Duruşu, yaklaşımı, "stratejisi" nedir? Mustafa Şahin: Ülkemiz iklim değişikliği konusunda, "İklim sisteminin eşitlik temelinde, ortak fakat farklı sorumluluk ilkesine uygun olarak korunması, iklim değişikliğinden etkilenecek olan gelişme yolundaki ülkelerin ihtiyaç ve özel koşullarının dikkate alınması, iklim eleffi] SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • SAYI 18 ğişikliğinin önlenmesi için alınacak tedbirlerin etkin ve en az maliyetle yapılması, sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesi ve alınacak politika ve önlemlerin ulusal kalkınma programlarına dahil edilmesi" şeklinde özetlenebilecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin temel ilkelerini benimsemektedir. Burada önemli olan ülkemizin kalkınma hedeflerinden sapmadan insan ve çevreye duyarlı bir yaklaşımla kendi ulusal şartlarına en uygun politikaları uygulayarak sera gazı emisyonlarının kontrol altına alınması hedeflenmektedir. Türkiye, bir taraftan sürdürülebilir kalkınma ilkesi ile ekonomik kalkınma çabasını yürütürken, diğer taraftan küresel ölçekte sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik Sözleşme kapsamında yapılan çalışmaları desteklemektedir. Küresel ısınma ve iklim değişikliğine yol açan sera gazlarının türlerinin ve kaynaklarının çeşitliliği, çözüm yollarının ela çok geniş bir yelpazeye yayılmasına yol açmaktadır. Ülkeler, ulusal iklim değişikliği politikalarını belirlerken, tüm bu seçenekleri mevcut teknoloji altyapısı, insan kaynakları, kısa-ortauzun vadeli kalkınma öncelikleri gibi kendilerine özgü koşulları ela göz önünde bulundurarak belirlemektedirler. Bu çerçevede ön plana çıkan temel politika ve önlemler; enerji, ulaşım, endüstriyel işlemler, tarım, atık ve arazi kullanımı değişikliği ve ormancılık sektörlerinde yoğunlaşmaktadır. Bu önemli sektörlerde yapılacaklara bakıldığında Türkiye'nin sera gazı azaltım potansiyelinin yüksek olduğu görülmektedir. Su ve Çevre Teknolojileri: "İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi"ne 2004 yılında imza atarak taraf olan ülkemiz, geçen sürede hangi noktalara geleli? Mustafa Şahin: Ülkemiz 2004 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ne taraf olduktan sonra, 2001 yılında oluşturulan İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu'nun yapısını yeniden gözden geçirerek Türkiye'nin iklim değişikliği alanında izleyeceği politikaların, alacağı önlemlerin ve yapacağı çalışmaların belirlenmesi amacıyla, Çevre ve Orman Bakanlığı'nın başkanlığında; Dışişleri Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Devlet Planlama Müsteşarlığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin üst düzey temsilcilerinin yer aldığı İkilin Değişikliği Koordinasyon Kurulu (İDKK) Başbakanlık Genelgesi ile yeniden 21 Ekim 2004 yılında yapılandırılmıştır. İDKK'na bağlı 8 adet teknik çalışma grubu oluşturulmuştur. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında yerine getirilmesi gereken taahhütlerimizden biri olan İkilin Değişikliği Birinci Ulusal Bildirim Raporu, UNDP (BM Kalkınma Programı) ve GEF (Küresel Çevre Fonu) desteğiyle, Bakanlığımız koordinasyonunda ilgili kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ve sivil toplum örgütlerinin ele katkısıyla hazırlanmıştır. 1-3 Eylül 2004 tarihlerinde "Ankara İkilin Değişikliği Konferansı" düzenlenmiştir. Konferans Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından, UNDP'nin desteği ile ve Ulusal Çevre ve Kalkınma Programı'nın eşgüclümüncle gerçekleştirilmiştir. Konferansa çeşitli sektörleri temsil eden 16 yabancı ve 32 Türk uzman konuşmacı olarak katılmış, etkinliğe 500'clen fazla katılım olmuştur. 7-18 Mayıs 2007 tarihleri arasında Almanya-Bonn'cla gerçekleştirilen 26. Yardımcı Organlar Toplantıları'na katılım sağlanmış ve burada gerçekleştirilen bir yan etkinlik ile Türkiye'nin 1. Ulusal Bildirimi ve iklim değişikliği politikaları tanıtılmıştır. Daha sonra Bakanlığımız Müsteşarı Sn. Prof. Dr. Hasan Z. Sarıkaya başkanlığında bir heyet BMİDÇS İcra Sekreteri Yvo ele Boer ve uzmanları ile bir görüşme yapmış ve teknik ve hukuki konularda görüş alış verişinde bulunulmuştur. Ayrıca, Küresel Isınmanın Neden Olduğu Sorunların ve Oluşturduğu Riskin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla 01.03.2007

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=