Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 162. Sayı (Ocak 2022)

22 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Ocak / 2022 ÇEVRE DİLEK AŞAN Taksim Danışmanlık Hizmetleri Kurucu Genel Müdürü Global Raporlama Uzmanı Agroekoloji Nedir, Neden Önemlidir? B eslenme, insanların en temel ihtiyaçlarından biridir. Bu ihtiyacın karşılanması için bitkisel ve hayvansal ürün- ler üretilir, muhafaza edilir, işlenir ve satılır. İnsanlar da bu gıdalar ile hayatını devam ettirir. Bu faaliyetlerin sistematik biçimde sürdürülmesi ise tarım dediğimiz bilim dalı ile müm- kün olmaktadır. Gelişen teknoloji ve artan nüfus, bu tarımsal faaliyetlerin ticari kaygı- lar sebebiyle sadece daha fazla ürün arzına odaklanmasına neden olmuş- tur. Bu da ne yazık ki doğa ile uyum- suz, çevreye zararlı, sağlıksız, güvensiz ve adaletsiz gıda üretim ve tüketim sistemleri ortaya çıkarmıştır. İşte bu noktada, tarımda ezberleri bozacak ve tüm bu uygunsuzlukları bertaraf edecek bir kavram ortaya atılmıştır: Agroekoloji. Kelime olarak tarım (agro - agriculture) ve çevre bilimi (ekoloji) ifadelerinden oluşan bu kav- ram, organik tarım veya doğal tarım ile karıştırılabilmektedir. Fakat agroe- koloji bunları da kapsar ve sadece tek- nik bir süreç değil, ekonomik, sosyal, finansal ve toplumsal bir harekettir aynı zamanda. Agroekoloji esaslarına dayalı ola- rak kurulan bir tarım sisteminin öne çıkan en büyük özelliği tedarik zincir- lerinin daha kısa olmasıdır. Bu hareket aynı zamanda gıda sisteminin büyük kurumsal firmaların faaliyetleriyle değil de çok daha küçük ölçekli ve çevreye dost girişimlerde bulunan çift- likler aracılığıyla yürütülmesini savun- maktadır. Çevreyi koruyan, geliri adil bir şekilde paylaştıran, insanları açlık ve yetersiz beslenme gibi durumlarla karşı karşıya bırakmayan, sosyal ada- leti destekleyen her türlü tarımsal girdi veya çıktı agroekolojinin kapsamı dahilindedir. Agroekoloji yerelliği destekler. Yani yerel halkın bölgenin tarımıyla ilgili yürütülen karar alma süreçlerine katılmasını, gıda kooperatiflerinin kurulmasını, üreticiyle tüketicinin ara- cısız bir şekilde buluşmasını ister. Bu bağlamda, şehir merkezlerinden uzak genellikle köylerde yaşayan tarım işçi- lerinin örgütlenmelerini ve bu konuda yürütülen sivil toplum girişimlerini savunur. Agroekolojinin bir diğer temel prensibi de tarımsal kaynakların korunması ve güvenliğinin sağlanma- sıdır. Bu bağlamda su, toprak, hava, biyoçeşitlilik, tohum, gübre, enerji ve tarımsal iş gücü kaynakların ekono- mik, sosyal ve çevresel sürdürülebi- lirlikle uyumlu olması gerekmektedir. Bu sayede, sera gazı emisyonları azal- tılabilir, iklim değişikliğiyle mücadele edilebilir, kimyasal gübrelerden kay- naklanan azot-fosfor dengesindeki bozulmaların önüne geçilebilir. Böy- lelikle, sadece insan sağlığı değil, bitki ve hayvan sağlığı da korunmuş olur ve biyoçeşitliliğin azalması engellenebilir. İçinde bulunduğumuz zamanla ilgili birçok küresel problem sayılabi- lir. Fakat bu sorunların ortak noktası sürdürülebilir olamamaktır. Yaşam kalitemizi artırmak ve gelecek nesil- lere daha temiz bir düya bırakabilmek için hayatın her alanında sürdürü- lebilirliği özümseyen uygulamalara, yaklaşımlara ve girişimlere ihtiyaç var. Agroekoloji de tarımdaki bu büyük boşluğu her yönüyle doldurmak için geliştirildi ve son derece kapsayıcı, güvenli, çevreci ve adaletli bir gıda üretim ve tüketim sistemi vaadediyor. Dünyanın her yerindeki kültürel kim- likleri ve mirasları korumayı ve kırsal yaşamı hak ettiğini değere kavuştur- mayı amaçlıyor.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=