Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 153. Sayı (Nisan 2021)

36 Su ve Çevre Teknolojileri / Nisan 2021 suvecevre.com Her bir havzada planlanan su yatı- rımlarının birbirini nasıl etkilediği kümülatif olarak ölçülmeli, yatırım kararları havza ölçeğinde bu stra- tejik değerlendirme yapıldıktan sonra alınmalıdır. Asgari harcama ile azami verim esas olmalıdır. 4) Doğanın su döngüsünün korun- ması. 1960’lardan bu yana suyun döngüsüne yapılan müdahaleler sonucunda birçok canlı türü tehlike altına girmiş; göller ve sulak alanlar kurumuş, nehir ekosistemleri zarar görmüştür. Ülkemizdeki su kulla- nım hedefleri, iklim krizi dikkate alınarak yeniden tarif edilmelidir. Yatırımlar planlanırken yer altın- daki, sulak alanlar ve nehirlerdeki ekolojik su varlığının sürdürülebi- lirliği dikkate alınmalıdır. Canlıların ihtiyacı olan suyun, ekolojik den- geyi ve su döngüsünü bozacak biçimde kirletilmesine, azaltılma- sına yol açan uygulama, yapılaşma ve madencilik gibi faaliyetlere izin verilmemelidir. 5) Suyun ekosistem ve sektörler arası döngüsel kullanımı. Tarımda, sanayide ve evlerde kullanılan atık suyun gerekli arıtma süreçlerinden geçtikten sonra farklı sektörler ve ekosistem arasında transferi sağ- lanmalıdır. Şehir içinde ve tarım alanlarında yağmur hasadına yönelik yöntemler yaygınlaştırıl- malı; su ihtiyacının yerinde temini, kullanımı ve dönüştürülmesine yönelik döngüsel çözümler teşvik edilmelidir. Bu ilkeler doğrultusunda, aşağıdaki 10 somut adım hemen atılmalıdır: 1. Su yönetimiyle ilgili koordinasyon- suzluk ortadan kaldırılmalı, kurum- lar arasındaki yetki ve sorumluluk karmaşasına son verilmelidir. 2. Tüm paydaşların mutabakatı alı- narak hazırlanan bir Su Kanunu yürürlüğe konmalı, su havzası planlama ve uygulamalarında yerel yönetimler güçlü ve yetkili yapılar haline getirilmedir. 3. Su yatırımları havza ölçekli bütün- cül planlarla uyumlu olarak su ve atık su master planlarına göre yapılmalı; kamu kaynakları ekono- mik ve ekolojik fizibilitesi düşük yatırımlara aktarılmamalıdır. Yerel yönetimlerin çevresel altyapı pro- jelerine yönelik kaynakları artırıl- malıdır. 4. İklim krizi ile etkin mücadele için imzalanan Paris İklim Anlaşması ivedilikle onaylanmalı; iklim deği- şikliğinin yaratacağı olumsuz etki- lerin önlenmesi amacına yönelik hazırlanan İklim Değişikliği Kanunu Tasarısı üzerinde çalışmalar yoğun- laştırılmalıdır. 5. Kuruyan göllerin, Salda Gölü, Bur- dur Gölü, Tuz Gölü, Seyfe Gölü ve diğer sulak alanların tahribatı sonlandırılarak restore edilmeli ve doğal su döngüleri korunmalıdır. 6. Su havzalarındaki tüm noktasal ve yaygın kirlilik kaynakları kont- rol altına alınmalı; merkezi ve yerel idarelerce etkin bir şekilde denet- lenmelidir. 7. Tarımda doğru ürün planlaması yapılarak ve tasarruflu sulama sistemlerine geçilerek su israfı önlenmeli, tarımsal sulama en az %50 oranında azaltılmalıdır. Bu amaçla, ekonomik değeri yüksek ve su talebi olmayan yerel tohum ve hayvan ırkları teşvik edilmelidir. 8. İstanbul’a yapılmak istenen “Beton Kanal” gibi suyun doğal döngü- süne zarar veren tüm israf projeleri iptal edilmelidir. 9. Güncelliğini yitiren su ve kanali- zasyon idaresi mevzuatı yeniden düzenlenmeli; büyükşehir statü- sünde olmayan diğer illerde de su ve kanalizasyon idareleri kurulma- lıdır. 10. Yaşamın vazgeçilmez unsuru olan su, temel kamusal hak olarak kabul edilmeli, ekolojik ve toplumsal bir değer olarak tanımlanmalı, su hiz- metlerinde kamu işletmeciliği esas alınmalıdır. Biz Türkiye’nin 22 belediye baş- kanı, yetki, görev ve sorumluluklarımız doğrultusunda kendi illerimizdeki su yönetimini yukarıdaki ilkeler doğrul- tusunda gerçekleştireceğimizi beyan ediyoruz. Bu belgede çerçevesi çizilen su politikası ülkemizde tesis edilene kadar, çalışmalarımızı kararlılıkla sür- dürmeye ve hep birlikte haykırmaya devam edeceğiz: Başka bir su yönetimi mümkün!” n ETKİNLİK

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=