Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 15. Sayı (Temmuz-Ağustos 2007)

ktif Berna Akın Çevre Mühendisi bernaakin@dogayayin.com HerkesTasarrufYapsaBirDünyaKurtulur endimizi bilmeye, çevremizde ve dünyaa olanları anlamaya başladığımız yaşlaran itibaren birçok kez elimizi kolumuzu bağlayan bir düşünce vardır. Bir şeylerin değişeceğine, düzeleceğine, iyiye gideceğine inanmamak. Bu ve benzeri düşünceler karşımıza kimi zaman umutsuzluk, umursamazlık, karamsarlık, kararsızlık, kimi zaman da isteksizlik şeklinde çıkar. Bu durum sandığımızdan çok tehlikelidir çünkü tek bir bireyden geniş kesimlere kadar, bir toplumun çoğunluğu bu düşünceye kapıldığında tıpkı vücudun savunma mekanizmasının çöküşü gibi her türlü tehdide açık hale geliriz. Bu öyle bir süreçtir ki sahip olduğumuz insani değerler domino taşları gibi ardı ardına yıkılabilir. Peki bu hastalıklı durumdan kurtuluşun anahtarı nedir? Kuıtuluşun anahtarı başta ülkemiz olmak üzere insanlığın ortak çıkarlarına ters düşen en önemli sorunların çözümünde sonuçları olumlu, fark edilebilir, kanıtlanabilir, örnek gösterilebilir, bir çok kişinin takdirini kazanan somut adımlar atmaktır. edir bu ortak çıkarlar? Ortak çıkarlardan belki de en önemlisi insanlığın sonunu getirecek küresel felaketleri engellemektir. Aynı dünyanın farklı köşelerinde yaşayan zengin-fakir, güçlü-güçsüz, mutlumutsuz olan herkes, dünyanın yaşayacağı doğal felaketlerde aynı kaderi, aynı sonu paylaşmaktadır, paylaşacaktır. İster süper güç ister dünyanın sonuncu ülkesi olun, dünyanın herhangi bir yerinde yaşamımızın kaynağı olan doğayı yok ettiğinizde bunun etkisi dünyanın neresinde olursanız olun nihayetinde sizi de sarsacaktır. Doğal hayatta hiçbir şey tesadüf değildir var olan herşeyin bir açıklaması vardır. İnsanoğlunun bugün gelinen noktadaki yapay hayatında ise açıklanamayan pek çok şey var. Belki ele açıklanamayan en önemli şey ülkeleri, dünyayı yönetenlerin, doğanın dengesini, dünyayı ve insanlığı yok etme pahasına, endüstri-ekonomi-güç savaşını sürdürmekte ısrar ermeleridir. En büyük çelişki ise refah ya da mutluluk getireceğine inandıkları paraya, güce dayalı, çevreyi yok sayan dünya görüşünün refah ve mutluluğu dinamitlediğini görememeleridir. Küresel ısınma, susuzluk, açlık, salgın hastalıkların bu ve gelecek yüzyılda insanlık tarihinin en büyük sorunları olacağı artık yüksek bir olasılıktır. Peki bunu önleyecek olanlar kimlerdir? Dünyayı yönetenlerin çözüme yönelik somut adımlan yok denecek kadar az olduğuna göre bu çözümsüzlüğü azaltacak olan yine bizleriz. Her şey o kadar karmaşık olmak zorunda değildir. Büyük problemlerin bile basit çözümleri olabilir. Birey olarak da yapabileceklerimiz var. Kişisel yakıt, elektrik, su, kağıt, plastik, kimyasal temizleyici kullanımımızı yan yarıya azaltıp, çevremizi ağaçlandırarak çözüme katkı sağlayabiliriz. Bir söz vardır "Herkes kapısının önünü temizlese bir şehir cer temiz olur" derler. Bugüne uyarlayalım isterseniz. "Herkes tasarruf yapsa bir dünya kurtulur" Her şey inanmakla başlar, her şey inanmamakla biter.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=