Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 133. Sayı (Ağustos 2019)

42 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • 08 / 2019 suvecevre.com PORTRE & RÖPORTAJ tam güne geçmem önerildi. O sırada bir taraftan da, ekonomik olarak iyi durumda olmasa da, firmam Öko- tek’in genel müdürlüğünü de yürü- tüyordum. Okula daha fazla zaman ayırabilmek için Ökotek’teki görevimi mühendis olan büyük kızım Şebnem’e devrettim. Zaten firmada eski öğren- cilerimin de içinde yer aldığı çok iyi bir ekibimiz vardı. Şirket alışılmamış farklı bir yapıdaydı ve kendini götü- rebilen bir düzene sahipti. Böylece uzun yıllar üniversitede çalıştım. 2005 yılında ise İstanbul Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nün başkanı oldum ve 2007 yılında emekliliğimi isteyene kadar bu görevi sürdür- düm...” Sorgulayıcı yaklaşım yok “Üniversitede, düşündüklerimi hayat geçirememek beni mutsuz eden konuların başında geliyordu. Alman- ya’dan dönüş yapıp üniversiteye baş- ladığım dönemde de benzer süreçler yaşamıştım ve ilk istifam da bu şekilde gerçekleşmişti. O yıllarda bazı asis- tan arkadaşlarımızın zehirli madde- lerle çalıştığını görüyordum. Ekolojik Kimya doktorası yapmış bir kişi ola- rak uyarılarda bulunmama rağmen hocaların da bunlara göz yumduğuna şahit olduğumdan hepten soğuyor- dum. Bölüm başkanı olduğumdaysa tüm yetki bendeydi, istediğim deği- şikleri yapabilme gücüne sahip oldu- ğumu düşündüm. Türkiye’nin en iyi bölümünü oluşturmayı düşünüyor- dum ve projelerimi arkadaşlarımla paylaşıyordum. Öğretim kadrosu içinde özgür düşüncenin yer edin- mesini ve müthiş bir iletişim olmasını istiyordum. Çünkü iletişimin olmadığı yerde yanlış anlamalar başlar. Bunlar üniversitelerde alışılmış şeyler değildi. Almanya’da doktora yaptığım sırada bir Alman arkadaşımın Henry Dal- ton Kanunu’nun doğru olup olmadı- ğını test etmek istediğini görmüştüm. Uzun süredir geçerli olan bir kanun olmasına rağmen doğruluğu sorgula- nabiliyordu. Ülkemizde ise inisiyatif alma ve sorgulayıcı yaklaşımmaalesef yoktu...” Ökotek... “Ökotek’i, 1990 yılında endüstri kuruluşlarının problemlerine çözüm- ler sunmak amacıyla kurmuştum. Başta su ve atıksu olmak üzere çevre teknolojileri uygulamalarındaki sorunların hızlı ve farklı çözümü, maliyetleri düşüren iyileştirmelerin önerilip gerçekleştirilmesi Ökotek’in ana faaliyet alanını oluşturuyor. Öko- tek ekibinin problem çözme sırrını da vereyim burada; bu sır, sağlam temellere dayanan teorik konsept ile pratiğe dayalı deneyim bilgilerinin birleştirebilmesinde saklı. Ökotek ekibi, değişimlere kolay uyum sağla- yabiliyor ve bu sayede kendini sürekli geliştirip dönüştürüyor. Bunun sonu- cunda da kolaylıkla inovatif ve gele- ceğe dönük çözümler önerebiliyor. Hem kendi birikimi hem de ulusla- rarası ilişki ağı sayesinde endüstrinin ihtiyacı olan suyu kaynağından itiba- ren ele alarak tam bir su yönetimini gerçekleştiriyor. Hemen anlaşılacağı gibi Ökotek’in bütüncül bir çalışma biçimi var: Su, atıksu ve atıksu geri kazanımı alanında var olan tüm ürün ve teknolojileri işletme ihtiyaçlarına göre raporluyor, seçiyor, boyutlandı- rıyor, uyguluyor ve uygulama sonrası yakın teknik destek sunuyor. Var olan tesisleri optimize ediyor. Belki de en önemlisi, endüstriyel tesislerdeki spe- sifik problemleri kaynağında çözüyor. Bu amaçla laboratuvar ve pilot ölçekli denemeler gerçekleştiriyor. İşletme- lere düzenli teorik ve pratik eğitim desteği veriyor. Ama Ökotek’te en önemli farklılık, doğrusal düşünce yerine döngüsel düşünceyi esas alarak yepyeni bir bakış açısıyla çözümler sunması. Tüm bunların sonucu ola- rak Ökotek, işletmelerdeki sorunların çözümü, proseslerin iyileştirilmesi ve maliyetlerin azaltılması için ülkemiz- deki önemli endüstriyel kuruluşlarına çok önemli destekler sağlıyor...” Şirkette bir komün sistemi hakim “Ökotek’in kuruluşunun 17. yılında emekli oldum. Ökotek’in