Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 10. Sayı (Eylül-Ekim 2006)

Berna KASAP bernakasap@dogayayin.com Akademik Dııııımanlanmız Doç. Dr. İdil ArslanALATON Prof.Dr. HulusiBARLAS Prof.Dr. Ekrem EKİNCİ Prof.Dr. M.TalhaGÖNÜLLÜ Yrd. Doç.Dr. HüseyinGÜNERHAN Prof.Dr. Selahattin İNCECİK Doç.Dr. Filiz KARAOSMANOĞLU Prof.Dr. MustafaÖZTÜRK Prof.Dr. AhmetSAMSUNLU Doç.Dr. BeyzaÜSTÜN Yayın Danıımanlanmız GüherABACI TolgaHikmetBALTA EnisBURKUT Uğur DİNÇER HüseyinGEZER Dr. Merih KERESTECİOĞLU UfukMALAK Coşkun MANÇUHAN Dr. SedatÖZKOL "Çevreyi korumak aklın gereğidir" lu Önder ATATÜRK'ün çevreci kişiliğini, bel- uki biliyoruz, belki de birçoğumuz farkında değiliz. Farkında olmayışıınızın nedeni, ATATÜRK'ün çevre ve doğa sevgisinin, tarihe mal olmuş özelliklerinin altında ezildiği için belki ele. Araştırmacı Yazar Prof. İlknur Güntürkün Kalıpçı, ATATÜRK'ün doğa ve çevre sevgisini bir araştırmasında anlatıyordu. Ben elebu sayımızda, Kalıpçı'nın araştırmasında yer alan ATATÜRK'le ilgili bir kaç anekdota yer vermek istiyorum. Tarihte, ATATÜRK'ün ağladığı çok eneler görülürmüş. Bunlardan biri belki bildiğiniz bir hikaye ama ben yine sizlerle paylaşmak istiyorum. J920'li yıllarda geçiyor hikaye. O günün Ankara'sı kurak, çorak bir köy. Çankaya'clan meclise gelirken yolunun üzerinde sadece bir tek iğde ağacı varmış. ATATÜRK, o iğde ağacının önünden her geçişinde arabasından inip, o iğde ağacına selam verirmiş. "Paşam ne yapıyorsunuz" diye sorduklarında, ATATÜRK: "O iğde ağacı yediğim meyvenin, sığıııdığı.ıı·ı gölgenin, soludıığuııı. havanın bir neferi. En az diğer neferler kadar bunun da selama hakkı var". diyormuş. Ve yine bir gün o iğde ağacının yanından geçerken, yanında bulunan arkadaşına tam iğde ağacını gösterecekken bir ele bakıyor ağaç yok ortada, hemen iniyor arabasından "Ne yaptınız bu ağaca" eliyor. "Paşam, yolu genişletmek için mecburduk, kestik o ağacı'' diyorlar. "Bana sorsaydınız eğeı; bu ağacı kuı1aracak bir yolu mutlaka bulurdum" eliyor ATATÜRK ve şoförü ile arkadaşının gözü önünde hüngür hüngür ağlamaya başlıyor. Bir tek iğde ağacı için mi dersiniz~ Hayır. Bu ülkenin lideri olduğu için, çok zor şaıtlarda kuıtardığı bu topraklarda yetişen bir canlının ela, o iğde ağacının ela sorumluluğu Mustafa Kemal'in omuzlarındadır da onun için. Diğer bir hikaye de 1930'da, Yalova'da geçiyor. ATATÜRK 'ün Yalova'ya ilgisini ve sevgisini bilmeyen yoktur sanırım. Hatta "Yalova benim kentimdir" sözü de kendisine aittir. Bu nedenle hayran olduğu bu kentte bir köşk yaptırır. ATATÜRK, köşke gittiği bir gün, köşkün hemen yanındaki Ulu Çınar ağacını kesmeye çalışan bir bahçıvan ile karşılaşır. Hemen bahçıvanı yanına çağırarak bunun nedenini sorar. Görevli bahçıvan, "Ağacın kökleri temele zarar verıjıoı; dalları da binanın duvarına müdahale ediyor" yanıtını verir. Aldığı cevaptan tatmin olmayan ATATÜRK, ağacın kesilmeyeceğini gerekirse köşkün kaydırılacağını söyler. O tarihlerde böyle bir olayı gerçekleştirmek pek mümkün gözükmese de, İstanbul'dan getirilen köprü altındaki tramvay rayları ile köşk 4,80 metre kaydırılır. Bu nedenle günümüzde bu köşk, Yürüyen Köşk olarak adlandırılır. O tarihlerde Ulu Önder ATATÜRK, bir çınar ağacı için köşkün kaydırılması emrini verirken, günümüzde inşaat alanı açmak için ormanlarımız talan ediliyor, üstelik de kanunlarla... Bizler pek farkında olmasak da ATATÜRK'ün doğa tutkusu dünyada biliniyordu. Neden elerseniz Atatürk Çiçeği ile ilgili örneği verebiliriz. Hepimizin bildiği kırmızı renkli bir çiçek; Atatürk Çiçeği. Bizim ülkemizdeki adı böyle diye biliyorduk ama bu adı biz vermemişiz, tüm dünyada bu adla acllanclırılıyormuş aslında. Anlatılanlara göre Vanclerbit Üniversitesi Profesörlerinden Dr. Kirk Landın, laboratuvarda yaptığı araştırmalar neticesinde kırmızı renkli bir çiçek elde etmiş. Bu çiçeğe isim aranırken, Tarsus Kolejinde ATATÜRK'le tanışan ve O'nun tabiat bilgi ve ilgisine hayran olan bir diğer profesör, Gazi ATATÜRK isminin verilmesini önermiş ve bu öneri Dünya Nebatat Dairesi'ncle oy birliği ile kabul edilmiş. Yani sadece ülkemizde değil, dünyadaki her ülkede bu çiçek, Gazi ATATüRK adıyla üretiliyor ve satılıyor. Bu arada şunu da beliıtmek istiyorum, dünyada herhangi bir çiçeğe adını veren başka bir lider ele yok. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK bir karış toprağını, bir tutam yeşilini koruyan tek bir liderdi. Dünya ülkelerinin, çevrenin önemini, 1970'li yıllardan sonra gündeme aldığını hatırlarsak, ATATÜRK, l 930'lu yıllarda benimsiyordu bu düşünceyi ve "Çevreyi korumak akim gereğidir" özdeyişi ile yalnızca Türk insanına değil, tüm dünya ülkelerine çok önemli bir mesaj veriyordu. Önümüzdeki sayıda görüşmek dileğiyle ... Sahibvi e Sorumlu Yazı lıleri MUdUrO Kapak Altan Üren Yapım ■ lsmailCeyhan iceyhan@dogayayin.com Yazı lıleri MUdUrO BernaKasap bemakasap@dogayayin.com Reklam MUdUrO Asrin Bakır Gerçek asrinbakir@dogayayin.com Abonev e Okuyııcu Servisi Diler Sunay abone@dogayayin.com Sayfa Düzeni Hicran Sopaoğlu Grafik ElifCankan Hicran Sopaoğlu Ulaıtımıa ve Datrum Yavuz Erdoğan Baskı ve Cilt Altan Basım San.Tic.Ltd. Şci. . " Yayınlayan: Doğa Yayıncılık ve İletişim Hizmetleri San.ve Tic. Ltd. Şti. Yönetim Yeri: Ali Nazım Sk No: 30 34718 Koşuyolu-Kadıköy/İSTANBUL Tel: (216)32780 10Pbx. Faks:(216) 327 79 25 lntemet: www.dogayayin.com E.mail:info@dogayayin.com Fiyatı : 4,50 YTL. Yıllık Abone : 25 YTL. ©2006 Doğa Yayıncılık Ltd.Şti. ISSN: 1305-5305 TUm TUrkiye'de dağıtılmaktadır. Basın Kanunu'nagöre yerel sureli yayındır. ~ Sektöre! ~ayıncı!ar 1 '"\ •~ _ I Derneğı Uyesıdır. ~~ www.seyad.org

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=